27 Nisan 2024 Cumartesi   

KARDEŞ İLİŞKİLERİ - KISKANÇLIĞI

 

Kardeş ilişkisi insana paylaşma duygusunu öğreten ilk tecrübelerden biridir. Çocuklar yaradılışları gereği benmerkezcidirler ama kardeşler arasındaki sevgi bağı onlara paylaşma yeteneğini kazandırır. Kardeşler arasında yaşanabilecek kıskançlık duygusu sıklıkla ortaya çıkabilecek normal bir durumdur.
Öncelikle kardeş sırasının çocuk üzerindeki etkilerini incelersek eğer;
İlk çocuk: Kardeşleri dünyaya gelinceye kadar, ebeveynin ilgi ve sevgisini kimseyle paylaşmadan büyümüş olan tek kişidir. İlk çocuk, ailenin “örnek çocuğu” olarak görüldüğü için, başkalarını onayını alma ve kabul görme ihtiyacını fazlasıyla hissedebilir.
Anne-baba, ilk çocuklarıyla ilgili yüksek bir beklenti içindedir. Daha sonra doğan çocuğa kıyasla ilk çocukların hareketlerine daha fazla müdahale edebilirler.
Ortanca çocuk: Kendisinden güçlü ve yetenekli büyük kardeşi ile ailenin ilgi odağı olan küçük kardeşinin yarattığı ikili sorunlara baş etmek zorundadır. Ortanca çocuk genellikle anne-babasının tüm ilgisini çekemez. Bu sorunlar da ortanca çocuğun başkaldırıcı tepki vermesine, karamsar olmasına neden olabilir.
Küçük çocuk: Genellikle yıllarca büyük kardeşlerinin hep gerisinde kalan, sürekli onlara yetişme çabasındadır. Küçük çocuk ailenin son çocuğu olduğu için “ilgi odağı” olmakta ve aşırı sevgi ortamında büyümektedir. Aşırı korumacı bir tutumla yaklaşılan küçük çocuklar gelecekte bağımlı birey olabilmektedirler.
Tek çocuk: Bu çocukların sorunları genelde paylaşma ve yardımlaşma ortamında büyümemesinden kaynaklanmaktadır. Ancak çocuğun kişilik özelliklerinin yanı sıra, anne-baba tutumu ,bu olumsuzlukları ortadan kaldırabilir ve tek çocuk, ”yetişkinler arasında büyüyen birey” olmaktan çıkarılabilir. Zenginleştirilmiş yakın çevre ortamında, arkadaş ilişkilerinin desteklenmesi sonucu koşullar olumlu hale dönüştürülebilir.
Kıskançlık doğal fakat yönlendirilmesi, dışavurumunun dizginlenmesi gereken bir duygudur. Çocuklar gerek yeni bir kardeşleri olduğunda gerekse bu duruma alıştıktan sonra da birbirlerini kıskanırlar. Kardeş kıskançlığının kaynağında, her çocuğun anne ve babasının özel sevgisine olan ihtiyacı bulunmaktadır.
• Sevgi ve ilgiden yoksun kalma korkusu olarak tanımlayabileceğimiz kıskançlık duygusu anne babanın kardeşiyle daha yoğun ilgilenmesi, onu takdir etmesi gibi durumlarda açığa çıkar. Bu ortamda önemli olan ebeveynlerin çocuklara paylaşmayı öğretip, onları işbirliği içine almayı öğretmesidir.
• Kardeş kıskançlığı tamamen ortadan kaldırılamaz ama çocuklar üzerindeki etkisi azaltılabilir. Doğumdan önce anne-baba kardeş dünyaya gelmeden büyük çocuğu hazırlamalı, doğum sonrası bebeğin büyüyebilmesi için onun bazı işlerini(beslenme, giyim gibi) kontrollü olarak çocuğa yaptırmalıdır.
Anne –Baba her zaman için çocuğun “BİRİCİKLİĞİNİ” vurgulayan bir yaklaşım içinde olmalıdır.
Çocukları kıyaslamak yerine, onları bireysel başarılara teşvik edilmelidir. Çocukları aynı etkinliklere yöneltmek yerine, onlara katılabilecekleri farklı etkinlik seçenekleri sunulmalıdır.(biri yüzmeye, diğeri futbola gibi)
Kardeş doğumundan büyük kardeşle ebeveynle baş başa yapacağı bir etkinlik çocukta doğan kardeşine rağmen ailede içinde önemsendiğini düşünür, özgüveni güçlenir. Buna bağlı olarak da kardeşine duyduğu kıskançlık belirtileri azalır.
Son olarak, çocuklarımıza bir kardeşe sahip olmanın kazançlarını göstererek, aralarındaki dayanışmayı geliştirmek için çabalarsak onların mutluluğu açısından daha faydalı olacaktır.

Tarih: 15 Ocak 2023 Pazar    Hit: 983




Henüz yourm yapılmadı, ilk yorum yapan sen ol