İsrail’in Gazze’nin Refah şehrine hava ve kara harekâtına başladığı ve Kahire’de ateşkes görüşmeleri yapıldığı bir zamanda, ABD Başkanı Biden, kendisinden beklenmeyen bir açıklama yaptı. Biden konuşmasında, ABD’nin İsrail’e gönderdiği silahlarla sivilleri öldürdüğünü bu nedenle İsrail’e silah sevkiyatını durduklarını ifade etti. Başkan Biden İsrail Refah’a girerse silah göndermeyeceklerinin de altını çizdi. ABD Başkanı İsrail’e ‘Refah’a saldırırsanız size bomba sevkiyatını keserim’ diyerek açık açık tehdit etti.
“Good morning Vietnam” mı demeli yoksa “Bade harabil Basra” mı? Her ne kadar Biden bu açıklamayı yaparken, İsrail, ABD’den aldığı silahlarla Gazze’de masum insanları katletmeye devam ediyor olsa da yine de ilginç bir açıklama. Biden’in bu açıklamasının altında yatan nedir?
ABD üniversitelerinde patlayan öğrencilerin İsrail terörüne tepkilerinin etkisi olduğu yadsınamaz. İsrail’in terörüne karşı çıkanların, İsrail yanlısı şirketlerin ürünlerini boykot etmelerinden etkilenen ve büyük zararlar eden şirketlerin baskısı da bir kenarda dursun. Uluslararası kuruluşların da ABD’ye tepkisinin etkisi olabilir. Ama bunun yanında bu açıklama biraz da Biden’in kendini sıyırma operasyonu olabilir. Biden, bu açıklamayla, neden ve nereden sıyrılmak istemektedir? ABD, bu açıklamadan yaklaşık 10 gün önce İsrail’e 4 binden fazla bombayı vermiş olmasının sorumluluğundan sıyrılmak istemektedir. Çünkü son anda verilen bu bombaların öldürme gücü öncekilerden çok daha yüksek. Her biri 1000 kilo civarında. İsrail’in bunları kullanması halinde sadece Gazze’de yaşayan Filistinlilerin değil daha geniş bir bölgede diğer Arap ülkelerinin insanlarının da etkilenmesi söz konusu olabilir. Bir anlamda, İsrail bu bombaları Gazze’de kullandığı takdirde, ABD’nin müttefiği olan Mısır’ı da, Ürdün’ü de, Suudi Arabistan’ı da vurmuş olacak. ABD asıl İsrail’in bu bombaları kullanmasını istememektedir. İşin başında tam destek olarak verdiği “bomba”yı unutturmak istemesi de cabası.
Biden’in bu açıklamasını ilginç kılan bir başka husus da ABD Başkanına göre İsrail’in hala kırmızı çizgiyi aşmadığıdır. Kafaları meşgul eden soru şu; Biden’e göre İsrail’in kırmızı çizgiyi aşmış olması için Filistin’de daha ne kadar bebek, çocuk, kadın ve masum sivil öldürmesi gerekiyor? Katil İsrail’in Filistin’e, Gazze’ye ve dolayısıyla Filistinlilere 7 Ekim’den bu yana, eşi benzeri olmayan bir katliam gerçekleştirdi. Nazi Almanya’sının uyguladığı soy kırımın çok daha alasını, çok daha alçakçasını ortaya koymuş ve (sayıların hiçbir ehemmiyeti olmamakla birlikte) 35 bin Filistinli hayatını kaybetmiş 79 bin Filistinli yaralanmıştır. Bu katliamlarda, hastaneler basılmış, hastalar bombalanmıştır. Güvenli bölgeler taranmış, bombalanmıştır. Masum insanlar bile isteye katledilmiştir. Milyonlarca insan göçe zorlanmış ve hatta göç ederken öldürülmüştür. İsrail bölgeye gönderilen insani yardıma izin vermemiştir. Bütün bu katliamları gerçekleştiren, bu insanlık dışı eylemleri yapan İsrail hala kırmızı çizgiyi aşmamış öyle mi? Lütfen söyleyin Biden; size göre İsrail’in kırmızı çizgiyi aşmış olması için daha ne yapması lazım? İsrail’in daha kaç bebek, kaç kadın, kaç masum sivil öldürmesi, kaç hastane, kaç ambulans vurması lazım?