27 Nisan 2024 Cumartesi   

Sadık KAHRAMAN / Gazeteci Yazar / Şehir ve İnsan

İKTİDAR MI, VATAN MI?

 

ÖNCELİKLE seçim sonuçları ülkemize, tüm İslam âlemine ve meclisimizin yeni üyelerine hayırlı olsun. Yine esmer günler yine hüsran var bazıları için…  
Yine kaybettiğini bir türlü kabul edemeyiş, yine bitmek tükenmek bilmeyen saldırgan tavırlar, hakaretler, saçma sapan aslı astarı olmayan iddialar...   
Ayıptır, günahtır. Bükemediğin bileği öpeceksin.  Seçim bizim ülkemizde bu işte.  Kedi, trafo, hile, plakasız araçlar vs.
Geçen seçimde amacına ulaşıp Demirtaş’a baraj aştırıldığında hiç dile gelmeyen, birden varlığı unutulan tabirler büyük hezimetten sonra yine tedavüle girdi bazıları için…  
"Bazıları.." Egosu tavan yapmış, burnu havada, milleti her seçim sonrası Aziz Nesin alıntılarıyla aşağılayan, kaybetmekten bıkmayan, ders almayan, hicap duymayanlar.. 
Bu "bazıları" yıllardır bir pranga gibi engel oluyor bize. Dikkat ediyorum da "bize" dair hiçbir şeyi sevmiyorlar, bize dair meydana gelen hiçbir güzel gelişmeden memnun olmuyorlar, bir ilkeleri yok; Erdoğan-AK Parti ne derse onun zıddını söylüyorlar… 
Üstadın sözü ne kadar yerindeymiş diyor insan; "Bu ülkedeki muhalefet, iktidarı düşürmek şartıyla,  vatanı düşürmeye razıdır."  Yazık!.. 
Sonuçlar açıklandıktan sonra, Kılıçdaroğlu, Bahçeli ve Demirtaş’ın açıklamaları değişmedi. 
Kaybetme rekoru yaşıyorlar, ama hala özeleştiri yapamıyorlar. Değerlendirmelerine baktım yine sınavda kaldılar... Yine Cumhurbaşkanına yüklendiler, en ufak bir hata bulmadılar kendilerinde…
Böyle pişkinlik dünya siyaset tarihinde görülmemiştir herhalde. 
Bir de bu ağır kaybedenler kulübünün yanında büyük bir zafer sahibi var. AK Parti 7 Haziran'dan sonra adeta küllerinden doğdu. Yapılan onca saldırıya, algı operasyonuna, içeriden dışarıdan tehditlere rağmen çok büyük bir galibiyet elde etti. 
Muhalefet artık rotasını gözden geçirmeli… Bizim beyaz Türklerin, ABD’nin ve medyanın iktidarı avucunuza bırakma dönemi geçti beyler!
Fransa’da yaşanan terör sonunda nasıl önlemler ve yasaklar getirildiğini gördük.  Devletini, Cumhurbaşkanını, Başbakanını ve güvenlik güçlerini suçlayanı gören, duyan var mı?  
Yasaklar getirildiği için, özgürlük elden gidiyor diyen de yok.  Bir medya var ki, terörü yekten lanetliyor; devletinin yanında duruyor. Ne bizdeki gibi “Katil Devlet!” manşetleriyle algı yönetiyorlar ne de seçilmiş devlet başkanına küfürler yağdırıyorlar. Olması gerektiği gibi terör örgütünün karşısında devlet tarafını seçiyorlar. Bundan yaklaşık bir ay kadar önce Ankara’da insanlar öldüğünde Cumhurbaşkanına katil deyip terör örgütüne bir tek laf etmeyen karaktersizler o hayran oldukları Fransızların tavrını görünce birazcık utanmışlar mıdır dersiniz? Bence hayır. Ancak ülkemizde de kin, öfke, nefret tohumlarını eken, eylem yapan, şiddet gösteren ve politikasını bu temelde yürüten, sokakları terörize eden kim olursa karşılığını bulmalı. Terörü, teröristi sempatik göstermeye çalışan kim varsa da aynı şekilde cezalandırılmalı.

Tarih: 20 Kasım 2015 Cuma    Hit: 1359




Henüz yourm yapılmadı, ilk yorum yapan sen ol