OYSA vergi vermek, askerlik yapmak kadar önemli bir vatan borcuydu. Vatandaşın, devletine karşı temel  görevlerindendi. AKP iktidarı, onu da sulandırdı. Vergi verenleri “Avanak” yerine koydu.

İlkokullarda önce Yurttaşlık Bilgisi derslerinde, daha sonra da Sosyal Bilgiler derslerinde okutmuştuk. Ve çocuklara demiştik ki, “Yarın hayata atıldığınızda, devlete karşı esas görevlerinizden biri de, vergi ödemek olacaktır. Tıpkı,  erkeklerin askerlik yaptıkları gibi. Vergi vermekten kaçmak, askerlikten kaçmak gibidir. Her ikisi de vatan borcudur ve vatanımıza karşı bizim en önemli ödevlerimizdendir.”

Bu konu, okullarımızda hala okutuluyor. Öyle sanıyorum, başta Başbakan olmak üzere, iktidarı ele geçiren ve devleti parmağında oynatan AKP’liler, ya bu dersi ya da dersin bu konusunu hiç okumamışlar. Başka bir olasılık da, dersi veren öğretmenleri, konunun önemini onlara iyi anlatamamış olmalı.

AKP iktidarı, daha önce de yaptığı gibi, vergi kaçakçılarına yine “Vergi Affı” getiriyor. Durduk yere yaptığını sanmayın. Daha önce yaptığı gibi, yine siyasi çıkarı için yapıyor ve bu defa Tayyip Erdoğan’ı, halka Cumhurbaşkanı seçtirmek için tezgahlıyor.

Devletin hiçbir imkanı elinde olmayan öteki aday Ekmeleddin İhsanoğlu’na ise, “Üç İhlas’la bir Fatiha” okumak kalıyor. O da zaten dirilere değil, mezarlıktaki ölülere okunduğuna göre, Ekmeleddin Bey’in işi nane!

Değerli okuyucularım, Maliye’ye ait binaların önünde çok kere; “Vergilendirilmiş Kazanç Kutsaldır.” yazısını görürsünüz.

Yani, vergisi ödenmiş kazançla vergi ödemenin, “Dinsel ve Mübarek” bir yanı da vardır. Devlet, halkından vergi almadan ayakta duramaz ve o halka hiçbir hizmet veremez.

O sebeple, toplanan vergilerin her kuruşunun önemi ve değeri pek büyüktür. Onu ödemek madem ki kutsal bir görevdir, onu harcayanların da bu kutsiyete uymaları gerekir.

En başta, Başbakan’ın namusuna emanet edilen ve bütçenin binde birini kapsayan “Örtülü ödenek” denilen o gizli harcamanın bile, bu iktidar dönemindeki kadar bu denli çar-çur edildiğini  de hiç duymadım.

Vergisini düzgün ödeyen vatandaşlar olarak, bir siyasi çıkar uğruna devleti yönetenlerin bu tutumunu doğru buluyor musunuz? 

Cevabını veriyorum, HAYIR!

Siz, alın teri dökerek elde ettiğiniz kazancın vergisini kuruşuna kadar öderken, bunu ödemeyip cebine atanları ve devletten sizden daha fazla yararlanmak isteyenleri hoş karşılıyor musunuz? 

Cevabını veriyorum, HAYIR!

Bu durumda kendinizin, “Enayi, Bön, Avanak ve Aptal” yerine konmasını içinize sindirebiliyor musunuz. 

Cevabını veriyorum, HAYIR !

Peki, bütün bunları kişisel siyasi çıkarları için yapanlara, hala oy vermeyi düşünüyor musunuz?

İşte, bunun cevabını veremiyorum.