Vatan Gazetesi yazarı Erdal Cömert'in özel olarak kaleme aldığı, Altay-Bayrampaşaspor maçının izlenimleri.
Harika bir Sonbahar günü, yaşamanın tadına varmak bu olsa gerek.
Tüm gün boyunca mesleğim gereği takip etmem gereken işler var ve bende bu sorumluluğumu yerine getiriyorum.
Saat 13:00 sularında ayak bastığım güzel İzmir'in Adnan Menderes Havaalanından beni karşılayan araç ile doğru ver elini Aydın.
Sanayi de harika bir lokantada karnımı doyurup Adnan Menderes Üniversitesinde Beşiktaş Başkanı Sayın Fikret Orman'ın katıldığı panele katılıyorum ve haberleri gazetem aracılığı ile tüm Türkiye'deki okurlarımıza iletiyorum.
Bu hemen hemen hergün yaşadığım rutin sayılabilecek bir koşturma.
Bu süreç tamamlandığında içindeki heyecan tavan yapıyor ve ilk kez Bayrampaşaspor'umun kamp yaptığı otele gitmek ve dostlarla iki lafın belini kırmak arzusu ile yanıp tutuşuyorum.
Ama mesleğim buna izin vermiyor bir türlü, Beşiktaş'lı yöneticiler İzmir'de ve ben onlarla zaman geçirmek mecburiyetindeyim.
Ve öylede oluyor, ayrıntılar çokta önemli değil aslında, Beşiktaş ikinci başkanı sayın Ahmet Nur Çebi ile geçirdiğimiz süreç içinde, ben ısrarla içimdeki heyecanı bastırmak ve Bayrampaşaspor'umun kampına gitmek için çeşitli bahaneler uydurmaya çalışıyorum ama bir türlü başaramıyorum.
Sonunda Sayın Ahmet Nur Çebi '' Senin bu kaçma isteğinin ardındaki gerçek sebebi ögrenmek istiyorum, eğer makul bir sebep olursa bende senin isteğini yerine getirmene müsaade ederim'' diyor.
Ben hemen gerçek neden olan gurbette bir dostlar cemiyeti olacağını düşündüğüm Bayrampaşaspor kafilesinin İzmir'de olduğunu ve onların yanına giderek bir süpriz yapıp, lafında iki belini kırma isteğimi kendisine anlatıyorum.
Bunun ardından '' Sen şimdi gitme saat geç oldu zaten, yarın Altay ile oynanacak maça beraber gidelim öyle süpriz yaparsın, bende yönetiminizle tanışmış olurum'' diyor ve beni can noktamdan hemde 12 den vuruyor.
Geceyi sabah ediyoruz, öğlen saatlerinde buluşup bir yemeğin ardından Altay-Bayrampaşaspor maçı için stadyuma hareket ediyoruz.
Stadyuma girdiğimizde gözlerim Bayrampaşaspor'un başkanını ve yöneticilerini arıyor ama bir türlü bulamıyorum.
Altay'ın eski yöneticilerinden benim kadim dostum da olan Ahmet Tokdil bizi görür görmez bu süpriz ziyareti en üst düzeyde bizleri ağırlayarak onurlandırıyor.
Ben hala Bayrampaşaspor'dan bir tanıdık sima aramakla meşgulüm ama nafile.
Ahmet Tokdil bey bu durumu anlayıp bana, Erdalım bakınma boşu boşuna Bayrampaşaspor'dan kimseler yok, olsaydı onları da burada ağırlıyor olurduk diyor ve benim adeta yerin dibine girmeme sebep oluyor.
Altay'lı yöneticiler bu durumu fırsat bilip beni ve sayın Ahmet Nur Çebi'yi Bayrampaşaspor'un fahri temsilcisi kabul ederiz ne var canım diyerekte imalı cümleler kurarak şakayla karışık ortalığı karıştırıyorlar.
Allah'tan Ahmet Nur Çebi bu fahri görevi üstlenip sahipleniyor da onurumuzu kurtarıyor.
Onun ağırlığı ile bu durumdan biraz biraz kurtuluyoryuz.
Neyse uzatmayalım, yıllar yıllar önce Bayrampaşa'da spora gönül veren birkaç özürlü kişinin bir araya gelip Bayrampaşaspor'u üst liglere çıkarma planları bu güne kadar tıkır tıkır işlemiş ve bu günlere gelinmiş olsa da bugün Bayrampaşaspor'un içine düştüğü durum gerçekten içler acısıymış.
Ben buna gözlerimle ve kulaklarımla şahit oldum.
Bu kadar emek harcanarak buralara getirilmiş bir takımın başında bir kişi bile yoktu İzmir'de ne acı değilmi.
Başta Mehmet Kalemci olmak üzere ve emeği geçen hiçbir Bayrampaşalı bu durumu haketmiyor.
Belki bu yazımı okuyanlar benim ve Cemil Sağlam'ın perdenin arkasından verdiğimiz görünmez desteği bilmez, bizler zaten bilinsin diye yapmadık ki yaptıklarımızı.
Perdenin önünde olan dostlarımız vardı, her daim takıma yol gösteren kadim dostlarımız, kimler kimler, sıralasam inanın arasında bir kişiyi unuttuğum da vicdan azabı çekerim.
Onun içindir ki isimlerini zikretmeye çekindiğim birçok Bayrampaşaspor sevdalısı bu takımı buralara getirdi.
Ama şimdi ne uğruna buruşturulup çöpe atılan bir kağıt parçası muamelesi yapılıyor Bayrampaşaspor'uma.
Siyaset uğrunamı, siyasetiniz size kalsın, yine kazanın Belediye başkanlığını ne olur ki, kendi kendinize projelerinizi hayata geçirin, çok zengin olun ne olur ki, misafirlerinizi lüks zannettiğiniz o restaurantların arka odalarında ağırlayın, onlara hava atın bakın biz % kaç ile kazandık deyin ne olur ki.
Siz bu semtin adını taşıyan bu takımı, otobüsünün üzerinde sayın Atila Aydıner'in kocaman portresinin olduğu, her lig yükseldiğimizde fotograf karelerine girmek ve canlı yayınlarda birkaç dakika görünmek için birbirinizi iterken mutlu olun.
Mutlu olun lütfen, Allah sizi her daim iktidar eylesin eğer böyle mutlu oluyorsanız. Mutlu olun lütfen, stadyumumuzu kentsel dönüşüm yalanı ile gasp edip üzerine yüksek katlı binalar yaparak para kazananlar için mutlu olun siz...
Daha yazacak çok şeyim var, sırası geldiğinde ara verdiğim bu köşeden doğruları bilmek isteyen her Bayrampaşa'lıyı bilgiyle donatacağım. Beni değil Bayrampaşaspor'u tek başına bıraktığınızı unutanlar, sizde birgün unutulup gidersiniz unutmayın.