• 1974 yılında Bayrampaşa’da doğan Ali
Osman Okay, henüz federe olmadığı dönemlerde Bayrampaşa Tunaspor altyapısında
futbola başlarken, A takıma kadar yükseldi ve hem kulübün yöneticisi hem de
antrenörü olarak önemli başarılar elde etti. Tunaspor’un yanı sıra Ramispor,
Şehreminispor ve 3. Lig’de profesyonel olarak Mecidiyeköyspor’da oynayan Okay,
futbolu bıraktıktan sonra sakat ayağını güçlendirmek için başladığı Fitness, ya
da bilinen adıyla Vücut Geliştirme’de kısa süre içerisinde büyük yol kat etti
ve Milli Takım’a kadar seçilmeyi başardı.
Bayrampaşa’nın eski esnaflarından olan ve
‘Pala’ lakabıyla tanınan Pala’nın Yeri, Okay Tavukçuluk’un kurucusu Necat Okay’ın
oğlu olan Ali Osman Okay, Mayıs ayında İspanya’da yapılacak Avrupa Vücut
Geliştirme Şampiyonası’nda Türkiye’yi temsil edecek.
Paşavizyon Gazetesi’ne önemli açıklamalarda
bulunan Okay, sponsor desteği olması halinde çok daha büyük başarılar elde ederek
Bayrampaşa’nın ismini dünyaya duyurabileceğini belirtti.
ALİ OSMAN OKAY’I TANIYABİLİRMİYİZ?
48 yaşındayım. Futbola Bayrampaşa Tunaspor
altyapısında kulüp henüz federe olmadan 11 yaşında başladım. 14 yaşındayken A
takıma çıktım. Uzun yıllar takım kaptanlığını yaptım. Tacettin Bakanay, Ahmet
Altuntaş, Haydar Uzun ve Hasan Çebi’nin başkanlığı döneminde yönetimlerde yer
aldım. Genel kaptan, genel sekreterlik görevlerinde bulundum. 2 sene altyapıyı,
3 sene de A takımı çalıştırdım. Altyapıda 2 şampiyonluk yaşadım. A takımı
çalıştırdığım ilk dönemimde o zaman ilk kez kurulan Süper Amatör Lig’e
çıkardım. Daha sonra yapılan kongrede Kenan Kır başkan oldu. Sezona fena da
başlamadık. 4 maçta 1 galibiyet, 2 beraberlik ve 1 yenilgi aldık. Ancak ben 4.
maçtan sonra görevimden ayrıldım. Çocukluk arkadaşım olan şu anki AK Parti
Bayrampaşa İlçe Başkanı Ersin Saçlı da o dönem yönetimdeydi. Yönetim kalmam
için ısrar etti, fakat o dönemde hem altyapı, hem A takım ilgilendiğimden
dolayı çok yıpranmıştım. Başka nedenlerden dolayı da görevimi bıraktım.
VÜCUT GELİŞTİRME İLE NASIL TANIŞTINIZ?
Ön çapraz bağlarım koptuğu için dizimden
ameliyat oldum. Üst adalem zayıflamıştı. Zayıf olan ayağımı güçlendirmek için
38 yaşında Fitness’e başladım. Amacım ayağımı güçlendirmekti. Vücudumu
geliştireyim diye bir düşüncem yoktu. Hırslı bir kişiliğim vardır. İdman maçını
bile kaybetmek istemem. Salona vücut çalışmak için gelenler bana o dönem çok
havalı geliyordu. 2015 yılında ‘Bende
sizin gibi olacağım ama hava atmayacağım’ diyerek vücut geliştirmeye başladım.
Hocalardan doğru çalışma teknikleriyle dersler aldım. Ancak yarışmacı olarak
katılmayı düşünmemiştim. İlk kez 2020 yılında Pendik’te yapılan Türkiye
Şampiyonası’nda Masterlar kategorisinde Atletik Fizik dalında üçüncü oldum.
Pandemi araya girince 2021 yılında yarışma olmayacaktı. Ancak son anda yapmaya
karar verilince kısa sürede yarışmaya hazırlandım yeterli antrenman olmasa da
Antalya’da düzenlenen Türkiye Şampiyonası’nda bu kez ikinci oldum. Daha sonra
hedefimi Milli Takıma seçilmek olarak belirledim. Eylül ayındaki Türkiye
Şampiyonası’nı pas geçtim. 1 yıllık program sonucu hedefime ulaşarak 9-13 Mart
tarihleri arasında Antalya’da yapılan Türkiye Şampiyonası’nda Türkiye Milli
Takımı’na seçilmeyi başardım.
MİLLİ TAKIM’A SEÇİLME SERÜVENİNİZİ ANLATIR
MISINIZ?
9-13
Mart tarihleri arasında Antalya’nın Kemer ilçesindeki Daima Biz Hotel’de
yapılan Türkiye Vücut Geliştirme ve Fitness Şampiyonası’na katılmayı
hedeflemiştim. Bu doğrultuda tüm yaşantımı programladım. Şunu da belirteyim ki
benim hiç sponsorum yok. Bayrampaşalıların yakından tanıdığı Pala’nın Yeri,
Okay Tavukçuluk isminde firmamız var. Dükkanımızın gelirlerinin bir kısmıyla
yola çıktım. Master Erkekler Fizik 45-49 yaş açık sıklet kategorisinde birinci
olmayı başardım. Bunun sonucunda 4-9 Mayıs tarihleri arasında İspanya’nın
Malaga kentinde düzenlenecek olan Avrupa Şampiyonası’nda kendi kategorimde
Türkiye’yi temsil edecek olmanın büyük mutluluk ve gururunu yaşıyorum.
İnanıyorum ki İspanya’dan Türkiye’ye Avrupa Şampiyonu olarak döneceğim.
ŞAMPİYONALARA NASIL HAZIRLANIYORSUNUZ?
Bir şampiyonaya hazırlanma sürece en az
6 aydır. Bu hazırlanma süreci de Bulk ve
Definasyon dönemi olarak ikiye ayrılır. İlk 3 ay Bulk Dönemi yani harcanandan
daha fazla kalori alımı gerektiren hacimlenme ve kilo alma süreci olarak geçer.
Bu dönemde karbonhidrat miktarı ve protein yüksek miktarda alınır. Tamamen
büyümeye ve kas arttırmaya yönelik bir dönemdir. Definasyon dönemi ise kas
yapma döneminden sonra kişinin oluşan yağlarından kurtulup kaslarının görünür
hale gelmesine denir. Karbonhidrat miktarı az, protein miktarı yüksek alınır.
Yarışmaya yaklaşıldıkça karbonhidrat miktarı ve aldığınız yağ miktarı düşürülür
ve defin olduktan sonra yarışma formuna girilir.
BUNDAN SONRAKİ HEDEFİNİZ NELERDİR?
Bugüne kadar 3 yarışmaya katıldım ve
hepsinde de kürsüye çıkmayı başardım.
Rakiplerim ise gençliklerinden beri bu sporla ilgilenen hatta spor
salonu olan insanlar. Ben ise son 6-7 senedir profesyonel anlamda bu sporla uğraşıyorum.
Çok çalışarak, kendime iyi bakarak onlara göre dezavantajımı avantaja çevirdim.
Futboldan fitness’a dönüp kısa zamanda böyle bir başarı çok az bulunur. Bu
inanın küçümsenecek bir şey değil. Bu sporla uğraşıyorsan hayat boyu yediğine,
içtiğine dikkat etmek zorundasın. Geceleri en geç 11’de yatıp, sabah 6’da
kalkarım. Önce kardiyo yaparım evde bisikletimle. Sonra günde 5 öğün yemek
yemek zorundayım. Akşam saat 8’den sonra ağzıma bir şey koymuyorum. Son derece
profesyonel yaşıyorum. Gençlerde bu spora rağbet var. Çoğu amatör branşa göre vücut
geliştirme pahalı, yoğun ve yorucu bir spor. Bayrampaşa’da maalesef bir vücut
geliştirme spor kulübü yok. Şuanda kapasitemin de üzerinde gidiyorum. Şu da
bilinsin ki şampiyon olunca para ödülü bile yok. Milli sporcu olmanın büyük
gururu ve onurunu yaşıyorsun. Göğsündeki ay yıldız para ile ölçülemeyecek kadar
şerefli bir duygu.
SON OLARAK NELER SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?
Spor öncelikle sağlıklı bir yaşam için
yapılır. İnsanlara günde bir saat veya 40 dakika yürüyüş yapmalarını öneririm. Ve günde en az
3 öğün beslenmelerine özen göstersinler. Bayrampaşalı olmaktan gurur duyuyorum.
Ülkemi Mayıs ayında en iyi şekilde temsil edeceğimi ve Avrupa şampiyonu olarak
Bayrampaşa’ya döneceğime inanıyorum. Küçük bir dükkandan yola çıkarak bugünlere
geldim. Sponsor desteğim olması halinde çok daha başarılı olacağıma ve
Bayrampaşa’nın ismini sadece Avrupa değil dünyada duyuracağıma inanıyorum.
RÖPORTAJ: CEMİL SAĞLAM