Kutlu Doğum Haftası, Eyüp
Sultan'ın manevi atmosferinde özel bir programla kutlandı. Eyüp Belediye
Başkanı Remzi Aydın programa eşi Tülay Aydın ile birlikte katıldı.
Kutlu Doğum Haftası'na özel Eyüp
Kültür ve Sanat Merkezinde gerçekleştirilen etkinliğe katılan Eyüplü
vatandaşlar duygu dolu anlar yaşadı. Konuşmacı olarak Yazar Mahmut Topbaş'ın
katıldığı gecede Şair Dursun Ali Erzincanlı şiirleriyle Peygamber ve sahabe
sevgisini dinleyicilerle paylaştı.
Kendi yaşamından ve kendisine
danışan takipçilerden anılar aktararak hayata ve müslümanca yaşamaya dair
pratik örnekler veren Mahmut Topbaş gerek seminerler gerekse de sohbetlerde
dinleyicilerin genel olarak bir şey almak istemeden çıktığını, bu sebeple her
konuşmada ders usulünun uygulanması gerektiğini söyledi. Kuranda geçen
“Emrolunduğun gibi doğru ol” ayetini dinleyicilere ezberlettirip hayatlarında
uygulamaları için söz alan Topbaş “Devletler vatandaşlarını, insanlar
birbirlerini doğru ve dürüst olmadıkları sebebiyle eleştiriyorlar ve
birbirlerini suçlayıp birbirlerine ceza veriyorlar. Çünkü hepsinin kendisine
ait bir doğrusu var. Devletlerin doğrusu başka, kurumların doğrusu başka,
insanların doğrusu başka. Allah bu yüzden ayette doğru ol demiyor sadece,
“Emrolunduğun gibi doğru ol” diyor. Yani benim emirlerime göre doğru olun kendi
emirlerinize göre değil. Aynı suçun bir çok devlette karşılığı değişiyor. Ama
Allah kim olursa olsun tek bir ceza uygulanmasını emrediyor ve bazen de nasıl
yapılması gerektiğini elçilerine bırakıyor” dedi.
“MÜMİNCE DAVRANIŞ SERGİLEMEK ÇOK
ZOR DEĞİL”
Topbaş konuşmasının devamında ise
şunları söyledi; “Bir okul müdürü, bir yönetici veya bir bakan yürürken veya
makamın gerektirdiği bir işi yaparken kibir ve gururla yapıyor. Herkes
birbirinin işine karışmaktan büyük bir zevk alıyor. Güleryüzlü olmak artık
beklenmedik bir davranış. Bunların hiçbirisi müminin özelliklerinden değil.
Muhammed Mustafa Efendimiz kendisine bir sürü söz söyleyen Ebu Cehil'e karşılık
vermedi. Üstelik buna rağmen defalarca tebliğ için yanına gitmiş veya
sahabelerini göndermiştir. Ama aynı zamanda gerektiği zaman savaşmıştır.
Tasavvuf güzel bir anlayış, zikir halkaları güzel ama milletimizin yarısı
elektirik kesildiğinde sadece beddua edip hayatlarına devam ediyor. Halbuki
mümince bir davranış sergilemek elektriği kapatana engelmek olmaktır. Ve
akabinde ona yaptığı yanlışı anlatmaktır. Diğer önemli sorunlarımızdan biri ise
yüksek sesle konuşmak. Kuranda sesinizi Peygamberin sesi üzerine çıkarmayınız
diyor. Ölçümüz budur”
VAHİY ADALETİ AYAKTA TUTMAKTIR
“Bilim ve ilim merkezlerinin hala
yeni yıldızlar bulduğunu hatırlatan Topbaş, konuşmasını ölçü ve ölçülü olmak
hakkında sürdürdü. Kuranda ölçü kavramının geçtiği yerlerden örnekler veren
Topbaş, konuşmasına şöyle devam etti:“Kuranda ölçü ve terazi kelimelerinin
geçtiği yerlere baktığımızda anlıyoruz ki Allah vahyi, peygamberleriyle
birlikte dünyaya adaleti ayakta tutmak için terazi olarak indiriyor. Bu aralar
sünneti dikkate almayarak sedece Kuranı örnek alan popüler olan bir akım var.
Onlara nasıl namaz kıldıklarını sorun. Zira bir miktar ayet okumanın dışında
namazda yapılan ve okunan her şey sünnet. Hiçbirisi kuranda geçmiyor. Ama namaz
kılmak farz”
ERZİNCANLI '30 KUŞ' ŞİİRİNİ OKUDU
Dursun Ali Erzincanlı ise
şiirleriyle salonda bulunanlara unutamayacakları bir Kutlu Doğum programı
yaşattı. Yaptığı konuşmada 15 Temmuz gecesi ile Uhud Savaşı'nın, kendisine göre
benzer yanları belirten Dursun Ali Erzincanlı, “Bir çok vatandaş o geceden
sonra, '249 şehitten biri de ben olsaydım' temennisinde bulundular. Hep,
Efendimizin (S.A.V.) 'Uhud ölmek için çok güzel bir gündü' sözü geldi aklıma.
Uhud ölmek için çok güzel bir gün, 15 Temmuz gecesi de ölmek için çok güzel bir
geceydi. Bir de şu yönüyle benzerlik var; 15 Temmuz Cuma gecesi başladı, Uhud
Cuma günü. Allah o gece bir milletin kalbinden korkuyu kaldırdı ve güneş
doğmadan bu millete zafer nasib eyledi.”
Erzincanlı, Uhud ile 15 Temmuz'u
zihninde bir araya getirdiğini söylediği başka örnekler de anlattıktan sonra 15
Temmuz kahramanlarından şehit Ömer Halisdemir için yazdığı '30 Kuş' şiirini
okudu.
Program sonunda sahneye gelen
Başkan Aydın, Dursun Ali Erzincanlı'yı ve programda emeği geçen gençleri tebrik
ederek çiçek takdim etti. Gençler ise Başkan Aydın'a, üzerinde kuş motifleri
bulunan bir ebru tablo hediye ettiler.
Salon çıkışında ise lokma ikramı
yapıldı.