Fatih ŞENGÜLER / Mali Müşavir / Mali Analiz

YARISI BİZDEN HİBELERİNDE MUHASEBE GERÇEĞİ

Değerli okurlar,
Kat karşılığı inşaat sözleşmeleri, müteahhitler ve arsa sahipleri arasında sıkça tercih edilen bir uygulamadır. Ancak son dönemde “Yarısı Bizden” kampanyasıyla birlikte, bu sözleşmelerde yeni bir tartışma gündeme gelmiştir.
Bazı projelerde, malik(ler) adına fakat müteahhit firmanın hesabına yatırılan hibe bedelleri, maliyet hesaplamalarında dikkate alınmakta ve buna bağlı olarak müteahhitler maliklerden daha az daire talep etmektedir.
Bilindiği üzere “Yarısı Bizden” uygulaması kapsamında belirli şartları taşıyan inşaatlara devlet tarafından hibe desteği sağlanmakta ve bu tutarlar doğrudan müteahhit firmaların hesabına aktarılmaktadır.
Burada asıl mesele, bu hibelerin hangi dönemde gelir olarak beyan edilmesi gerektiğidir.
Bizim görüşümüz, teslimlerin işin bitiminde yapılacağı ve kâr-zararın da ancak bu tarihte kesinleşeceği yönündedir. Dolayısıyla bu tür ödemelerin avans hesaplarında izlenmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Fakat idare, müteahhit hesabına gelen bu hibelerin tahsil edildiği dönemde beyan edilmesi gerektiği görüşündedir.
Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı’nın daha önce vermiş olduğu bir ise, kat karşılığı sözleşmelerde ilave para alınmasının sözleşmenin mahiyetini değiştirmeyeceği belirtilmiştir. Bu konuda bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Ne var ki müteahhit firma açısından bakıldığında, bina tamamlanmadan kâr veya zarar durumunun ortaya çıkması mümkün değildir. İşin mali sonucu ancak teslim tarihinde belirlenebilir.
Burada dikkat çekmek istediğimiz husus, vergilendirmede “şekilden” ziyade “işin ruhunun” esas alınması gerektiğidir.
Çünkü müteahhit firmanın aldığı bu hibeler, gerçekte maliklerin hak ettiği daire sayısını azaltmakta ve sözleşmenin ekonomik dengesini doğrudan etkilemektedir.
Bu nedenle, söz konusu hibelerin işin tamamlanmasına kadar avans olarak değerlendirilmesi gerektiği kanaatindeyiz.
Konuya ilişkin özelge taleplerimiz de bu doğrultudadır.
Meslektaşlarımızın ve müteahhit firmaların dikkatine sunar, uygulamada birlik sağlanmasının önemini bir kez daha vurgulamak isterim.
***
Marka tescili nedir?
Marka bir mal ya da hizmetin hangi oluşum tarafından faaliyete geçirildiğini gösteren işarete verilen isimdir. Marka tescili ise bu işaretin yasal olarak koruma altına alınmasıdır. Marka tescili sayesinde 3. kişilerin marka üzerinden gelir elde etmesi ya da başka bir şekilde kullanması mümkün değildir. Marka tescili 10 yıl sürer, devredilebilir ve miras bırakılabilir.
Marka tescili neden önemlidir?
Marka tescili yaptırmak her ölçekten marka için önem taşır. Günümüzde kısa sürede birçok marka ticari sahada yerini alarak büyümeyi hedefler. Bu denli rekabetçi bir ortamda faaliyet gösterebilmek için kopyaların önlenmesi, marka kullanımının tekelleştirilmesi gerekir. Marka tescil işlemi sayesinde markanın herhangi bir şekildeki taklidi yasal olarak engellenir. Markaya ait her bir unsur tescil alan kişi ya da firma tarafından kullanılır.