“Allı da güllü bu macun.
Bebelere bu macun” vb. maniler okuyarak dolanan Macuncular artık yok denecek
kadar azaldı. Kıyafetleri ve bıyıkları ile ilgi çeken ve hazırladığı macunları,
maniler ve skeçlerle satan Bayrampaşalı tiyatrocu Tarık Aydın ise bu mesleğin
son temsilcilerinden.
Bir zamanlar manileriyle
sokakları şenlendiren macuncular, sokak sokak dolaşarak renkli şekerler
satardı. Macuncu kolundaki tahta sehpayı yere koyar tepsiyi de üzerine
oturtarak, elindeki demir spatula ile renk renk macunları ince bir çubuğun
üzerine sarardı. Maalesef günümüzde kaybolan meslekler arasında yerini aldı. Sadece
Ramazan aylarında, İstanbul'un tarihi ve turistik yerlerinde tek tük de olsa
macuncu görmekteyiz. Genç, yaşlı demeden binlerce kişiye macun dağıtan Tarık
Aydın da Bayrampaşa Şehir Parkı’ndaki (Adapark) lunaparkta bulunan standında bu
geleneği yaşatmaya çalışıyor.
KAYBOLMAYA YÜZ TUTMUŞ
MACUNCULUĞUN SON TEMCİLCİLERİNDEN
Unutulmaya yüz tutmuş
macun geleneğini sürdüren Tarık Aydın, devlet büyüklerinin ünlü sözlerini söylerken,
Kemal Sunal gibi tanınmış sanatçıların da ses taklitleri ile satış yapıyor. Kıyafetleri
ve bıyıkları ile ilgi çeken Aydın, küçük oyunlarla macun tezgahının başında müşterilerini
eğlendirirken, “Osmanlı macunu 400 yıllık bir geçmişi olan, padişahların ilaç
anlamında yaptırdığı, Ramazan şenliklerinde sunulmaya başlandığı bir yiyecek.
İnsanlar hazırladığım macunlara ilgi gösteriyor. İşimi çok seviyorum. Çocukları
mutlu etmeyi seviyorum. Allah ömür verirse bu işi nefesim yetene kadar
sürdüreceğim. Osmanlı geleneğini sürdürüyorum. Bu bizim kültürümüz” dedi.
OKUL, İŞ VE TİYATRO BİR
ARADA
1981 yılında Samsun’da doğan
Tarık Aydın, İmam Hatip Lisesi’ni okumak için Ankara’ya gittiğini belirterek,
“Sabahları okula gidiyor, öğlede sonra pasta ve pide ustası olarak
çalışıyordum. Aynı zamanda iş yerinde kalıyordum. Müşterilere çeşitli maniler,
jest ve mimiklerle eğlendirerek satış yapıyordum. Devlet Tiyatrosu sahne amiri yetenekli
olduğumu gördü ve tiyatroya alındım. Aynı zamanda Ankara Büyükşehir
Belediyesi’nin korosuna da girdim. İşyeri sahibi karşı çıkınca İstanbul’a geldim.
Hemşehrimiz Orhan Gencebay’a durumumu anlattım. Müjdat Gezen Sanat Merkezi’ne
gönderdi ve masraflarımı üstlendi. Tiyatro ve diksiyon dersleri aldım. O böyle
bir iyilik yaptığı için Sirkeci’de Vezir Camii’nin imam odasında kaldığımı
söyleyemedim. O dönem geçinebilmek için dini tablolar satıyordum. Hatta imamlık
sınavını da kazandım ama gitmedim. İmam olmamı isteyen Orhan Gencebay üzülmesin
diye de söylemedim. İçimde hep tiyatro aşkı vardı. Çeşitli dizilerde ve
programlarda skeçlerde yer aldım. Şehir tiyatrosunu kazandım ama İmam Hatipli
olduğum için o zamanki müdür işe almadı. Birçok ünlüyle programlar yaptım. Oradan
oraya koşturduğum için ‘Pire’ lakabı takıldı. Sonra Orhan Gencebay’ın da maddi
destekleriyle evlilik yaptım. Hatta kızım Elif’in adını da kendisi verdi.
Televizyonlara iş yaptığım dönemde yuvamı yıktılar” ifadelerini kullandı.
KİMSE SIRRINI SÖYLEMEDİ
MACUNUN LEZZETLİNİ ARAŞTIRARAK BULDUM
Eşinden boşandıktan sonra 2016
yılına kadar TV’lerde çeşitli programlarda yer aldığını belirten Tarık Aydın aynı
zamanda bir pastanede pasta ve pide ustalığına devam ettiğini belirtirken, “Bir
gün Sultanahmet’te macuncuları görünce ‘Bu işi yaparım’ dedim. Ustalara
soruyorum sırrını söylemiyor. Günlerce denemeler yaptım. Macunculuğu azim ede
ede öğrendim. Sokaklarda satmaya başladım. İlçe belediyeleri çok tezgahımı
aldı. Başkanlar ve kaymakamlardan izin alamadım. Macunları meyveli yapıyorum,
tiyatro eğitimim nedeniyle de mani, şiir ve skeçlerle renklendiriyorum. Özellikle
pandemi döneminde yaptığım macunlar ses getirdi. TV’lere bile haber oldum. En
iyi ürünlerle ve en sağlıklı macunu yapıyorum. Bu macun tam bir şifa kaynağı. Katkı
maddesi yok. Macunları Vişne, Limon, Çilek, Kivi, Muz ve İtalyan Karamelli
yapıyorum. Bambu çubuğu kullanıyorum. Kaliteden asla taviz vermiyorum. Bu kültürü
yaşatmaya çalışıyorum” şeklinde konuştu.
4 YILDAN BERİ ADAPARK’TA
SATIŞ YAPIYOR
İlçe belediyelerinin
tezgahlarını alması nedeniyle zor durumda kaldığını belirten Tarık Aydın, “4
yıl önce Adapark yönetimine durumu anlattım. Sağ olsun Sami Kutsal bey hiçbir
ücret almadan Adapark içerisinde satış yapmama izin verdi. Seyyar arabam ile skeçler
yaprak, maniler, şiirler, beyitler ve veciz sözler söyleyerek bazen de şarkı ve
türkülerle vatandaşları eğlendirerek satış yapmaya başladım. Son 2 seneden beri
de Adapark’ın lunaparkındaki standda hizmet veriyorum. Buraya gelenleri
eğlendiriyorum. Adeta buranın reklamını yapıyorum. Çeşitli TV programlarına
katılarak geleneksel macunculuğu anlattım. 2021’in Ekim ayında Yemekteyiz yarışma
programında yaptığım pide ve pastalarla birinci oldum. Programdan sonra
maalesef imzaladığımız sözleşme nedeniyle 1 yıl boyunca davet aldığım dizi, belgesel
ve reklam filminde oynayamadım” diye konuştu.
4 GÜN DEPREM BÖLGESİNDE MACUN
DAĞITTI
Ülkemizi sarsan deprem
felaketinde tüm Türkiye’nin olduğu gibi Tarık Aydın da seferber olmuş. Tiktok
yayınları sırasında yorum yapan bir çocuğun yazısından etkilendiğini belirten
Aydın, “Deprem öncesi bir çocuk, ‘Abi Maraş’a gelir misin’ diye yazmış. Birisi
‘Gaziantep’e gelir misin, hayatımda hiç macun yemedim’ yazmış. Depremden sonra bu yazılar aklıma gelince
deprem bölgelerine gidip hazırladığım macunları dağıtmak istedim. Belediyeler
ve bazı kuruluşlara başvurdum ama yanıt alamadım. Sonra Kazım Karabekir
Mahallesi Muhtarı Muharrem Polat’ın aracıyla deprem bölgesine gittim. O
çocukları aradım ama ulaşamadım. 3 gün Kahramanmaraş’ta bir gün de Malatya’da
kaldığım ve kendi hazırladığım macunları çocuklara dağıttım. Onlara moral olsun
diye yine manilerle, skeçlerle, oyunlarla hazırladığım yaklaşık 200 kilo macunu
dağıttım” dedi.
BÜYÜK HAYTALIK VE EV
SAHİBİ DEHŞETİ!
Renkli kişiliğiyle tanınan
Tarık Aydın, başına gelen iki talihsiz olay nedeniyle de haber oldu! İlk olarak
yuvasının yıkıldığını söyleyen Aydın, “Ramazan’da stand almıştım. Eski eşim bir
gün Hababam Sınıfı’nda ‘Hayta İsmail’ rolüyle bilinen kendinden 40 yaş büyük Ahmet
Arıman ile tanışıyor. Zeytinburnu’nda bir kiliseye giden eşim, Ahmet Arıman
gibi Hristiyanlığa geçiyor. Sonrasında boşandık. Kızımız şu anda anneannesinin
yanında kalıyor. Son talihsiz olay ise Ekim 2022’de ev sahibi şiddeti.
Küçükköy’de 6 yıldır kiracı olarak oturduğum evin sahibi 3 kardeşti. Anlaştığım
ev sahibi bina eski olduğu için çatıyı yaptırmak istedi. Başka bir gün diğer
bir kardeşi evime gelerek çatı masrafını istedi. Bende kiradan düşeceğimi
söyledim. Bana saldırınca 2 kaburgam kırıldı ve yüzüme 4 dikiş atıldı. Elimdeki
tüm para tedavi masraflarıma gitti. Bu olay medyada ses getirince saldırgan tutuklandı
ve 2 ay hapis yattı. Uzlaşma istediler. Aylarca iş yapamadığımı belirterek
zararımı tanzim etmelerini istedim ancak anlaşamadık. Mahkeme hala sürüyor. Şu
anda Yıldırım Mahallesi’nde ikamet ediyorum. Halen gözümde sıkıntı var” ifadelerini
kullandı.
TİYATRO VE DİZİLERDE YER
ALARAK SANATINI İCRA ETMEK İSTİYOR
Bundan sonraki hedeflerini
sorduğumuz Tarık Aydın sözlerini şöyle tamamladı, “Adapark yönetimi haricinde
bana destek olan yok. Devlet Tiyatrosu ya da Şehir Tiyatrosu’nda yer almak en
büyük hayalim. Fatih Sultan Mehmet, Kanuni Sultan Süleyman, Abdülhamit ve
Atatürk gibi Osmanlı’dan Cumhuriyete devlet büyüklerimizin hikayelerini, veciz
sözlerini izleyicilere aktarmak istiyorum. Maalesef tiyatro camiası benim gibi
İmam Hatip mezunlarına soğuk bakıyor. Ayrıca kaliteli dizilerde oynamak
istiyorum. Aynı zamanda kaybolan macun kültürümüzü de yaşatmak istiyorum. Gençlere
öğretmek istiyorum ama yanaşmıyorlar. Belediyeler Ramazan etkinliklerinde
organizasyon firmalarıyla anlaştıkları için beni çağırmıyorlar.”