CHP'nin Taksim Meydanı'nda düzenlediği 'Cumhuriyet ve
Demokrasi Mitingi'ne yüzbinlerce vatandaş “darbeye hayır” dedi. AK Parti de CHP
mitingine destek verdi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Müezzinoğlu,İstanbul
Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah
Demircan, AK Parti İstanbul İl Başkanı Selim Temurci de CHP'nin Taksim
Meydanı'nda düzenlediği demokrasi mitingine katıldı.
Erken saatlerden
itibaren meydana dört bir taraftan katılım gerçekleşti. Bölgede herhangi bir
aksaklık yaşanmaması adına polis ekipleri yoğun güvenlik önlemleri aldı ve
Taksim Meydanı öğle saatlerinde araç trafiğine kapatıldı. Ellerinde Türk
bayrağı ve Atatürk posteri bulunan vatandaşlar darbe karşıtı slogan attı. CHP Lideri
Kemal Kılıçdaroğlu 18.20 sıralarında Taksim Meydanı'na geldi. Gerçekleştirilen
saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı okundu.
Kalabalığa hitaben yaptığı konuşmasına ‘Gün direnme günüdür,
hepimiz bir tarih yazdık’ sözleriyle başlayan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu
şunları söyledi: “Biz Taksim’e neden geldik? Hedefimiz ne? Tüm bunlara yanıt
vermek için 10 maddelik Taksim Manifestosu hazırladım. Taksim manifestosu
Türkiye Cumhuriyeti'nin demokrasi tarihinde yerini alacaktır. Dünyada ilk kez
kabul ediliyor, destek veren, gönül veren, bütün yurttaşlarıma hepinize
gerçekten de yürekten şükranlarımı sunuyorum. Sağ olun, var olun diyorum
demokrasi adına”.
“TARİHİ BİR MEYDANDA TARİHİ BİR GÜNDEYİZ”
‘’Kılıçdaroğlu konuşmasını şu sekilde sürdürdü: “Tarihi bir
meydandayız ve tarihi bir gündeyiz. Taksim Meydanı, bizim demokrasi tarihimizde
yer alan bir meydandır, Ecevit'e suikast düzenleneceği söylendiğinde, Ecevit şu
açıklamayı yaptı ‘Yarın tek başıma Taksim'e gideceğim' dedi. Ve geldi,
arkasında bugün olduğu gibi yüzbinler vardı.’’
“DARBE GİRİŞİMİ YENİLGİYE UĞRAMASININ NEDENLERİNDEN BİRİ DE
MEDYADIR"
Cumhuriyet kurulurken birlik ve beraberliğin olduğuna vurgu
yapan Kılıçdaroğlu, “İnşallah yine birlik ve beraberlik içinde Türkiye’yi hep
birlikte çağdaş uygarlığa ulaştıracağız. Bugün aynı zamanda medyanın basın
bayramı. Tam 108 yıl önce medyaya vurulan zincirleri kırdık ve Basın Bayramı bu
ülkede 108 yıldır kutlanmaya çalışılıyor. Medya özgürlüğünü sağlamak hepimizin
ortak görevidir. Bakın 15 temmuz darbe girişiminin yenilgiye uğramasının ana
unsurlarından birisi medya özgürlüğüdür. Medyanın açık ve net darbeye karşı
olmasıdır” dedi.
“ERLERİ LİNÇ EDENLER
YARGILANSIN”
Darbe girişiminde yer alan erlerin durumuna değinen
Kılıçdaroğlu, “Darbe sonrasında, emre uyan er ve erbaşların linç edilmesini
asla ve asla kabul etmiyoruz, linç edenlerin yargılanmasını istiyoruz. Askerlik
yapan herkes çok iyi bilir ki, komutanın verdiği emre bütün erler uyarlar. Emre
uydu diye siz eğer o askeri linç ederseniz, peygamber ocağına ihanet etmiş
olursunuz. Her asker bizim başımızın tacıdır. Bu meydana söz veriyorum bunların
takipçisi olacağız. Demokrasi aynı zamanda bağımsız ve tarafsız yargı demektir.
Yani adalet demektir demokrasi aynı zamanda. Darbeciler adaleti hiçbir zaman
savunmadılar. Darbeciler bağımsız mahkemeleri asla savunmadılar. Darbeciler
kendi mahkemelerini kurdular. DGM dediler, sıkıyönetim dediler, özel yetkili
mahkeme dediler. Yargıyı vatandaşın ensesinde bir sopa olarak kullandılar. Onun
için darbeye de darbecilere de diktaya da karşıyız” diye konuştu.
“UMARIM GEÇMİŞTEKİ HATALARDAN DERS ÇIKARILIR”
Çağdaş demokrasilerde dördüncü gücün medya olduğuna vurgu
yapan Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: “Gelin dördüncü güç olarak
medyayı da anayasamıza açıkça yazalım. Demokrasi aynı zamanda düşünce özgürlüğü
demektir. Düşüncesine katılmasak bile insanların düşüncelerini özgürce dile
getirdiği rejimin adıdır demokrasi. Darbe rejiminde, dikta yönetimlerinde
düşünce özgürlüğü kavramı yoktur. Bir kişi konuşacak, herkes ona uyacak. O
nedenle herkesin düşüncesini özgürce açıkladığı meydanlarında herkesin özgürce
gezdiği bir Türkiye’den yanayız. Demokrasi aynı zamanda yurtta barış, dünyada
barış demektir. Darbecilerin barışla ilgisi yoktur. İnsan hakkını bilmeyen,
işkenceleri olan, bağımsız yargısı olmayan bir düzende elbette ki barış asla
olmaz. Demokrasi aynı zamanda devlet yönetiminde liyakat demektir. Devlet
yönetimini ele geçirmek darbecilerin işidir. Umarım ve dilerim geçmişteki
hatalarından Türk siyaseti gerekli dersi çıkarır. Bir kişi sınava girer ve
birinci olursa onun kimliğine, yaşam tarzına, inancına bakarak senin devlette
işin yoktur demek demokrasiye ihanettir. Sözüm söz hiçbir ayrım yapmayacağız. Bütün
vatandaşlarımızı kucaklayacağız. Demokrasilerde toplanma özgürlüğü vardır.
Taksim meydanı kapatıldı. Kapatılmamalı Taksim meydanı. Türkiye’nin hiçbir
meydanı kapatılmamalı. Meydanlar halkın enerjisini boşaltacağı yerler olmalı.
Meydanlarında gezmeliyiz, hep birlikte kol kola ve omuz omuza olmalıyız. Kadını
kızı yaşlısı genci hep beraber olmalıyız. Demokrasinin erdemidir bu. Hep
birlikte bir arada meydanlarda parklarda caddelerde sokaklarda gezmeli,
özgürlük türküleri söylemeliyiz. Hükümete sesleniyorum. Gelin Silivri
zindanlarında, hayatı mahvedilen o insanların itibarlarını iade edelim.
Demokrasinin özünde uzlaşma kültürü vardır. Umarım 15 Temmuz darbesi uzlaşma
kültürünü harekete geçirir. Darbecilerde ise dayatma kültürü vardır.”
İŞTE 10 MADDELİK TAKSİM MANİFESTOSU
CHP'nin darbe girişimine karşı düzenlediği Barış ve
Demokrasi Mitingi'nde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu "Gün halkın sesini
dinleme günüdür. Bugün Taksim'deyiz, birlikteyiz. Bizim için hepimizin tarih
yazdığı bir gündür bugün. Biz Taksim'e niçin geldik? Ne yapacağız? Hedefimiz
ne? Bütün bunlara yanıt vermek için bir Taksim Manifestosu hazırladım" dedi.
1- 15 Temmuz darbe girişmi parlamenter demokrasimize karşı yapılmıştır. TBMM bombalanmış ama bombalar altında parlamento darbeyi püskürtmüştür. Bu girişimin sorumlularını kınıyor ve lanetliyoruz.
2- Bütün siyasal partiler darbe girişimine karşı çıkmış, demokrasi konusunda Türkiye'de tartışmasız bir ortak payda oluşmuştur.
3- Her türlü darbeye karşı çıkmak tüm demokratların demokrasiden yana olanların bu ülkeye namus borcudur. Hep birlikte ve her zaman ne darbe, ne dikta, yaşasın tam demokrasi demeliyiz.
4- Darbe girişimi, halkın direnme hakkını kullanmasıyla ayrı bir anlam kazanmıştır.
5- Demokrasimizin teminatı olan demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti ilkesinin ne kadar yaşamsal olduğu bir kez daha kanıtlanmıştır.
6- Bu darbe girişimi anayasada, yasama, yürütme ve yargı olarak yer alan güçler ayrılığı ilkesinin, demokrasideki denetleme işlevinin güvencesi olduğunu ortaya koymuştur.
7- Balyoz, ergenekon gibi davalarda mağdur edilen insanların itibarlarının iadesi bütün siyasal partilerin gündeminde olmak zorundadır.
8- Girişim, devlet yönetiminin liyakata dayanması gerektiğini ortaya koymuştur. Devletin yapılanmasında, bilgi, birikim ve deneyim gibi ilkeler esas alınmalıdır. Devleti ele geçirme anlayışını tarihe gömmeliyiz.
9- İnancı, kimliği, yaşam tarzı ne olursa olsun, bu ülkenin güzel insanları, bu ülkenin meydanlarında özgürce gezebilmelidir. 15 Temmuz darbe girişimi, 3. sınıf demokrasinin ortaya çıkardığı bir tablodur. Bu ülkenin insanları özgürlükçü demokrasiye layıktır. Türkiye darbe hukukundan arınmalıdır.
10- Devlet kinle, öfkeyle, ön yargıya yönetilmez. Girişimde bulunanlar, hukukun üstünlüğü ilkesine bağlı kalınarak yargılanmalıdır. İşkence, kötü muamele, tehdit, devleti darbecilerle aynı duruma düşürür. Buna izin verilmemelidir.
BAYRAMPAŞA CHP TAM KADRO KATILDI
Taksim’de CHP’nin düzenlediği ‘Darbeye hayır’ mitingine tüm
teşkilatlar olduğu gibi Bayrampaşa CHP İlçe yönetimi ve üyeleri de tam kadro
katıldı. CHP Bayrampaşa İlçe Başkanı Hasan Mutlu yaptığı açıklamada, “Laik,
demokratik, sosyal hukuk devleti için; demokrasi ve Cumhuriyetimize sahip
çıkmak için; Darbeye hayır demek için Taksim Meydanı'ndaydık! CHP olarak
darbe girişimini lanetliyoruz. Olaylar sırasında şehit düşen vatandaşlarımıza
Allah’tan rahmet, ailelerine sabırlar diliyorum. Yaralı vatandaşlarımıza da
acil şifalar diliyoruz. Demokrasiye ve Cumhuriyetimize sahip çıkan herkese
teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
ŞÜPHELİ KİŞİLER DİDİK DİDİK ARANDI
Cumhuriyet ve Demokrasi Mitingi”nin düzenlendiği sırada
Taksim Meydanı’na çıkan yollarda polis denetim yaptı. Şüpheli görülen araçlar
ve kişiler didik didik arandı.
“Cumhuriyet ve Demokrasi Mitingi”nin sürdüğü anlarda,
Tarlabaşı Bulvarı ile Taksim’e çıkan noktalarda polis ekipleri asayiş denetimi
yaptı. Denetimlerde çok sayıda araç ve kişi incelendi. Uygulamada durdurulan
araçlar didik didik arandı; trafik polislerince evrak kontrolü yapıldı. ‘Akrep’
diye tabir edilen zırhlı polis aracı uygulama noktasında hazır bekletildi.
Polis helikopterinin de Taksim Meydanı ve çevresinde keşif uçuşu yaptığı
görüldü.
AKP’li Beyoğlu Belediye Başkanı Misbah Demircan ve AKP İl Yönetimi,
CHP’lileri ellerinde çiçeklerle karşıladı. Çiçekleri Kılıçdaroğlu adına
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin kabul etti.
Taksim Meydanı'nın etrafı çelik bariyerlerle kapatıldı, saat
14.00'de meydanda araç trafiği durduruldu. Özel harekat polislerinin de görev
yaptığı meydanda geniş güvenlik önlemleri alındı.
TOPLU TAŞIMA ÜCRETSİZ
Taksim Meydanı'nda düzenlenecek CHP’nin mitingi için de
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ücretsiz ulaşım sağlayacak. İstanbul Büyükşehir
Belediyesi (İBB), yaptığı yazılı açıklamada, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi
toplu ulaşımın pazartesi akşamına kadar 24 saat ücretsiz hizmet verecek”
ifadesini kullandı.
Tarih: 25 Temmuz 2016 Pazartesi Hit: 1392