Endülüsten Müslümanları yok etmek üzerine oluşturulan fikir,
Haçlı Ordularının kuruluş temeli olmuştur. Bu orduların 11.ile 15.yyıl arasında
yapmış olduğu seferler sonucunda, Endülüste yüzbinlerce Müslüman, Kudüs te yine
Müslüman ve Yahudiler, Bosnada Bogomiller, Bizansta talan ve katliamlar
yapılmıştır. 16. Yüzyılda İspanyollar Güney Amerika da İnkaları , Meksika da
Aztekleri katletmiştir. 17. Yüzyılda meydana gelen, 30 yıl savaşlarında
Protestan alman nüfusu 26 milyondan 4 milyona kadar düşmüştür. 1. Dünya
Savaşında 40 milyon, 2. Dünya Savaşında 80 milyon insan hayatını kaybetmiştir.
1 mart 1992 ile 14 aralık 1995 yılları arasında cereyan eden, Bosna savaşında
300 bin civarında insan hayatını kaybetmiştir. 11 temmuz 1995 te Srebrenica da bir
hafta içinde 8372 boşnak sadece Müslüman oldukları için SOYKIRIMA uğramıştır. 1994
te Orta Afrika nın küçük ülkesi Ruanda da 800 bin tutsi ve ılımlı hutu katliama
uğramıştır.
Yukarıda anlatılan savaş, katliam ve soykırımlarda Vatikan
ve Papalık dolaylı olarak rol almıştır. Haçlı savaşlarında, bir taraftan Batı
Avrupa daki Müslümanları yok ederken diğer taraftan Bizans ve Kudüs teki
Ortodoks, Yahudi ve Müslümanları katletmiştir. 2.dünya savaşında İtalya ve
Almanya da yaşanan katliamlara karşı ses çıkarmamıştır. Bosna savaşında,
yapılan soykırıma karşı, resmi olarak barış mesajları verirken, diğer taraftan Müslüman
boşnaklara saldıran güçlere ses çıkarmamıştır. Ruanda da yapılan katliama karşı,
modern sayılan batı ülkeleri, iç savaş için dolaylı destek verirken, diğer
taraftan görmedim duymadım bilmiyorum oyununu oynamıştır.
Tarih boyunca yapılan soykırımlarda, dolaylı rol alan Vatikan
ve Papalık, Türkiye Cumhuriyeti’nin, Ermeni meselesi için, arşivlerimizi açıp,
karma bir tarihçiler kuruluna bırakalım denmesine rağmen, Ermeni diasporasının
etkisi ile, 1915 te yaşanan olayları, soykırım olarak nitelemiştir. Aynı
şekilde ne ilginçtir ki Avrupa Parlamentosu, 15 Nisan da Ermeni tasarısını
kabul edip, Türkiye ye, 1915 olaylarını, ermenilere karşı soykırım olarak
tanımlaması çağrısı yapmıştır.
Türkiye nin itibarsızlaştırılması için, çeşitli oyunlar
oynanmaktadır. Dayatılmak istenen karar, Türkiye de, barış içinde beraber
yaşadığımız, Ermeni vatandaşlarımızı ve gayriresmi ikamet eden Ermeni
misafirlerimizi, rahatsız etmektedir.
Yüzyıllardır bu coğrafyada yaşayan Osmanlı İmparatorluğu ve
Türkiye Cumhuriyeti üzerinde, kendini Dünya egemeni gören güçler tarafından
türlü oyunlar oynanmaya çalışılmaktadır. Bu oyunlar Güçlü bir Türkiye oluşmaya
başladığında artarak devam etmektedir. Unutmayalım ki bize biçilen rol ayağa
kalkamayan hasta bir adam profilidir.
Bu oyunlardan kurtulmanın yolu da kendi kendine yetebilen,
Sağlam İradeli bir toplum ve Sağlam İradeli bir Devlet yönetiminden
geçmektedir.