23 Nisan 2024 Salı   

SEÇİMLERİN ARDINDAN-II

 

SEÇİMLERİN ardından iki ay geçti. Bu iki ayı ve bundan sonraki gelecek görüş ve önerilerimi sizlerle tekrar paylaşmak isterim.
Seçim öncesinde varolan heyecan ve çalkantı kaybolmuş; sonuçlarında etkisi ile tam bir belirsizlik sürekli çoğalan eski ve yeni sorunlar ve çözme iradesinden çok, gelecek muhtemel seçim ile ilgili pozisyon almanın daha önemli görüldüğü bir atmosfer yaşıyoruz. 
AKP: En aklı karışık ve stresli parti; varoluşundan beri karşılaştığı en önemli sorunla yüzleşiyor. İktidarı paylaşmak zorunda ama bunu nasıl yapacağını bilemez bir görüntü içerisinde. Partinin en önemli sorunu yönetim. İki başlı yönetimle AKP; gelecek misyonda zorlanır.
DAVUTOĞLU: Konuşmalarında heyecan ve tereddüt dolu oluşu sık sık dil sürçmelerine sebep oluyor. Kendisi gibi olmakta ve kendini ifade etmekte sorun yaşıyor. Konumu itibariyle ülkemizin geleceğinin şekillenmesinde potansiyeli yüksek fakat icra etkisi cılız kalıyor.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: İki aylık periyotta etkisi eskiye göre sınırlı; gelecek şekillenmesinde hala potansiyeli olarak yetkileri açısından önemli. Kürt politikası, HDP ve PKK terörü konularında daha net ve akılcı davranması ve politika değişikliğini ciddi şekilde düşünmeli.
CHP: Ülkemizde modern değerlerin varlığı ve gelişiminin bayraktarlığı iddiasını taşıyan parti. İki aylık süreçte rasyonellikten kopmadı. Oy sayısından kaynaklanan siyasi gücü belli. Entellektüel birikimini halka indirerek Türkiye'nin en önemli yönetim alternatifi olduğunu daha güçlü vurgulamalı. 
KILIÇDAROĞLU: İki aylık süreçte heyecan, öfke, intikam gibi insani zaaflar yerine; soğukkanlılıkla ülkenin geleceğini önemsediğini hissettiren davranışları takdire şayan. 
MHP: Kendi seçim başarısına sevinememiş, aklı karışık, gereğinden fazla öfke ve heyecan dolu. HDP'nin seçimlerle aldığı oyu hazmedememiş. Türk Siyasi hayatında kendine biçtiği rol ile halkın verdiği yetki arasında bir uyumsuzluk olduğu düşüncesiyle davranıyor.
BAHÇELİ: Sorunlar da çözümler de bizim birebir istediğimiz gibi olmaz. Sorun bizden bağımsız olarak kendini ortaya koyar. Bizim üzerimize düşen; sorunu açık şekilde ortaya koymak, çözümü de seçik şekilde gerçekleştirmektir. Türk siyasetinin bu önemli figürünün; problemleri tarif edip çözüme çözüme katkı sunmadan çekinik kalması, duygusal davranması Türk Siyasetine katkı sağlamaz. Ülkemizin açmazlarının derinleştiği son günler Bahçeli'yi kendisinden en çok bahsedilen lider konumuna taşıdı. 
HDP: Sade, yalın ve siyasetik bir dille büyük bir siyasi başarı kazandı. Istim üzerinde iken PKK eylemleri ile ciddi bir sarsıntı yaşıyor. HDP'nin PKK ile ilişkisinin netliği açık ve seçik ortaya konmalı. Terörle hiçbir bağı olmayan bir HDP Türkiye için şanstır. 
DEMİRTAŞ: Seçim öncesine göre daha durgun. Çözüm süreci gibi ağırlar konuda insiyatif almak kolay bir durum değildir. PKK'nın eylemlerinden rahatsız olduğu izlenimini taşıyorum. Seçim sonrasında da bir siyasetçi olarak önemli bir hata yapmadı.
Türk siyasetinin mevcut aktörleri sorunları çözmek bir yana sorunların ortaya çıkardığı olgular ve olaylar karşısında bağırıp çağırma, öfke ve edebiyat yapmakla uğraşmakta. Oysa konumlarının onlara yüklediği sorumluluğun bilincine varmaları ve çözüm üretmeleri zaruri hale gelmiştir. En temelde kendini Kürt diye tanımlayan Kürt halkı ile Türk halkının dostluğuna ve beraber yaşama duygusuna zarar verilmemelidir.
Gündemin koalisyon ihtimalini zayıflattığı şu günlerde koalisyonun kurulmasının zaruri olduğunu bir kez daha hatırlatarak; bir sonraki yazıda yeni Hükümet'i yazma ümidiyle hoşçakalın diyorum. Saygılarımla

Tarih: 16 Ağustos 2015 Pazar    Hit: 1586




Henüz yourm yapılmadı, ilk yorum yapan sen ol