İlyas ÇAĞLAYAN / Tiyatrocu / Oyuncu / Kültür - Sanat

SANAT VE SANATÇI MUHALİFTİR

MERHABALAR değerli Paşavizyon Gazetesi okurları.
Sahne üzerinde sanatını icra eden her sanatçı, kendisini iyi ifade etmek ister. Yani velhasıl Sanat; sanatçının yüreğinde hissettiği ve yaşamın içerisinde vaar olan olayların gerçekliği ile eşdeğerdir. Bugünün dünyasında Sanat; deyim yerindeyse kim ne istiyorsa yada kimin gemisi suyu kaldırıyorsa orada icraa edilir hale geldi.
Ustalar (Sanatın üstadları) bir konuyu veya birilerini elestirecegi zaman hiciv sanatı yaparlardı. Gelen her sanatçı sahne üzerinde eleştiri yaptığı kişi, karşısında dahi otursa o edebi o ahlâkı değerli yok saymazdı.
Çünkü; yaptığı sanat muhalifti. Şimdilerde ise; Sırf siyasi olarak eleştiri yapacağız diye birilerine yaranmak adına insanların özel hayatlarına kadar saygısızlık yapar hale geldik.
Sanatçının sıra dışı ve özgür olması ile ilgili tartışmada belirleyici olan temel ilke nedenselliktir. Sanatçının özgürlüğü değil, eserin özgürlüğü önceliklidir. Sanatçının asıl o eseri yaratırken yürüdüğü “yol” özgür olmalıdır. Yoksa zaafların ve egonun sınırlanamaz tuzağına düşmek kaçınılmazdır.
Sanat ve sanatçının özgür olmasının topluma sağlayacağı yararı saymakla bitiremeyiz. Bir nesil yetişirken yaşadığı toplumun kültürüne ve sosyal çevresine göre hareket eder. Ebeveyn olan büyükler, çocuklara bu kültürü anlatırken sanatın gücünü kullanır. Görsel sanatlar da yapılan sanatsal faaliyetlerin çocuklar üzerinde sağladığı pozitif etkileri pedagoglar yazdıkları raporlarda yer vermişlerdir.
Devlet tiyatroları yıllarca kendi bünyesin de oyunculara yer verip isimlerine de devlet tiyatrosu oyuncuları demiştir. Sanat muhaliftir “Devletin sanatçısı, devletin tiyatrosu”olmaz. Bu sözlerimi de sadece sanatçının özgür olmasını düşündüğüm için yazıyorum.
Sanatçı sadece mesleği ile ilgili konular da konuşabilir özgürce düşüncelerini dile getirebilir. Ama gerçek bir sanatçı toplumu ilgilendiren bir konuda da fikirlerini özgürce söylemesi gerekir.
Çünkü Sanatçı; Muhaliftir...
Sanatını olması gerektiği gibi icraa eden sanatçıların hayali ile...
Sanatla kalın değerli Paşavizyon okurları...
***
Çocuklar neden sanatla iç içe olmalı?
Çocuğunuz özgüvenli ve başarılı olsun, potansiyelini keşfedebilsin, akran ilişkilerini geliştirsin, kendi ayakları üzerinde durabilsin istiyor musunuz? Cevabınız evetse, çocuğunuzu mümkün olan en erken yaşta sanatla tanıştırın.
Türkiye, Avrupa’nın en genç nüfuslu ülkesi, 0-17 yaş arasındaki çocuklar ise Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre toplam nüfusun yüzde 28’ini oluşturuyor. Türkiye aynı zamanda Avrupa ülkeleri arasında en yüksek küçük çocuk nüfusuna sahip olan ülke, nüfusunun yüzde 8’ini dört yaşın altındaki çocuklar oluşturuyor.
Son 20 yıldır yapılan araştırmalar, çocukların en erken yaşlardan itibaren sanat etkinlikleri ile buluşmasının dönüştürücü gücüne işaret ediyor.