Sadık KAHRAMAN / Gazeteci Yazar / Şehir ve İnsan

ŞAFAK SAYARKEN

Yeni Türkiye’de, eski usül dizayn mı var?

HDP ile aynı kulvar da seçmene el sallayan,  CHP’nin dizayn çalışmasına, eşlik etmesi biraz garip.

Adeta HDP’yi koruma, kollama ve yaşatma derneği gibi faaliyet gösterilmesi düşündürücü.

Kılıçdaroğlu; “HDP’ nin barajı aşmasını isteriz”

Tekin; “HDP’yi Mecliste görmek isteriz”

Tanrıkulu; “HDP barajın altında bırakılsın, zihniyetinde olanları ve diyenleri kınıyorum” gibi açıklamalarda bulundular..

Şüphesiz demokrasi aşkıyla söylenmiştir.

Ama HDP barajı aşarsa, AK Parti tek başına hükümet kuramayacak...

Bu sonuçla onlar da koalisyon ortağı olup, bakanlık koltuklarına oturacaklar...

BDP 2 yıldır "Türkiye partisi olma" hedefi koyup HDP oldu.

Aynı süreçte CHP’de partideki ulusalcıları tasfiye etti.

Bunların sonuçlarını elbette göreceğiz, ama bu işler Baykal’ın tasfiyesiyle çok alakalı gözüküyor. Basınımız, düne kadar Kürt kökenli diye küçümsediği Selahattin Demirtaş'a, yakın ilgi gösteriyor.

HDP 7 Haziran'da barajı aşsın, 2019'un ana muhalefet partisi olur. 

Taraflarda sanki buna hazırlanmış gibi… yazın bir yere.

Ama Demirtaş baltayı taşa vurdu. Taksim, Kabe tartışmasıyla muhafazakar seçmeni küstürdü. Seçimlere şafak sayarken, şapkadan bakalım daha neler çıkacak.!

Demokrasinin temel unsuru siyasi partilerdir. Bizim partilerimiz de ise liderler vardır.

Dikkat ettim, “bu düzen siyasetinde” meseleleri, kökten çözüme kavuşturan parti de lider de çıkmıyor. Bu meselelere giriyormuş gibi, çözüyormuş gibi yapanlar da, insan ömrünün üçte birini bu arenada kayıkçı kavgasında geçirip gidiyor.

Mal, mülk, şan, şöhret sonra defnet…      

Geçen  seçimde kim ne demiş... sözlerinden hangi gerekçelerle çark etmişler…!   Bakmak gerek…

Hülasa bu yaldızlı maskenin altında, çirkinlikler mevcut, bizim kadirşinas milletimize de atılan kazıklar kar kalmaktadır.

Bir başka bahara ümitlenip, zevkini çıkartmalı….

Görünen o ki, milyonlarca emekli ve evlerinde oy deposu olan aziz milletimiz, tarafların ekonomik vaat yağmuruna pek itibar etmeyecek. 

Ama kamplaşmanın gereği olarak vagonlar dolacak.

 Kısaca ver şerbeti  usta…

Memleket elbette gelişiyor, her yerde avaz, avaz,  bağıran hoparlörlü camilerimiz ve şık şadırvanlarımız çoğalıyor.

MARMARAY ile iki kıt’ayı denizin dibinden de buluşturduk. 

Uçaklar, tanklar ve hızlı tren ağları genişledi.  

İlköğretim çocuklarında pahalı cep telefonları, sel gibi lüks araç ve gökdelenler arttı. 

Ama aynı hızda; Kibir, riya, haram,  günah, fitne, nifak ve azgınlık arttı.

Değerler yok edildi.  Fırıldaklar ve fasıklar kıymet buldu.

Saf Anadolu insanları; Kölelik dönemindeki kürekçi misali, aç kalsa bile kürek çekmeye devam ediyor.  

*****

Birde şu medyanın amiral gemisi “%52 oy alan Mursi’ye idam” kararıyla ilgili manşeti, Titanic misali yine buzdağına çarptı... Mesaj adrese teslimdi.  Paralel çizgide nasılda buluştular.

*****

HPG doğu ve güneydoğu da seçmene tehditte bulunuyormuş. Vatandaşın can güvenliğini sağlamak ve oyunu hür iradesiyle sandığa yansıtmak hükümetin görevidir.  Ağlamak değil.

*****

Genel seçime gidiyoruz ama yerel yönetimlerde yaşanan ilginç kulisler dikkat çekiyor. Başkanların kimi tehdit ediliyor, kimi dayak yiyor, acep bunlar neden oluyor.

Dostluklarla başlayan kafa göz patlatmayla noktalanan gariplikler…

Yargıya intikal etmeden nasıl  kapanıyor?