19 Nisan 2024 Cuma   

Sadık KAHRAMAN / Gazeteci Yazar / Şehir ve İnsan

MERKEZ BULUŞMASI...

 

ABD’nin 435 sandalyeli Temsilciler Meclisi üyelerinden 88’i, Dışişleri Bakanı Kerry’e bir mektup göndererek, Zaman ve Samanyolu’na uygulanan baskılardan dolayı Türkiye’ye baskı yapmasını istemiş. İlginç... Elbette bu bir lobi gücüdür.
ABD’de bu işlerin çok zahmetli ve masraflı olduğu bilinir. Suriye’de, Mısır’da bırakın baskıyı ve tutuklanmayı insanlar canice öldürüldüler. Mazlum Müslümanlar için bir adım atan veya bu konuda bir lobi yürüten oldu mu?
Artık mesele çoktan Recep Tayyip Erdoğan- F. Gülen kavgası olmaktan çıkmıştır. Sorun ulusal güvenlik sorunudur.
Dış mihraklarca kurulan veya kullanılan böylesi örgütler; sağ-sol fark etmez, klasik uygulama kullanır ve işi bitince atarlar… 
Paralel konusunda, MGK kararı öylesine bir karar değil bunu anlamak gerek.
Gazze bombalandığı için, İsrail konsolosluğu önünde toplanıp protesto yapanlara, sokakta hak aranmaz diyenler, bankalarının önünde gece-gündüz eylemdeler.
Dün, paralel bir yapısı, devlet içinde bürokratı, yargısı, medyası, polisi vs. bulunmayan ve kumpasla finans kurumuna çöküp o gün el ovuşturanların adresleri meğer aynı merkezmiş.
Hem de; CHP, MHP, DSP, BBP, SP, MİLAT ve DGP gibi siyasi partilerin desteğinde… 
Partilerde bu paralel yakınlaşma, yol ayrımına sebep olsa da, kurulan bu sözde ‘yeni’ ilişkiler, daha cazip ve romantik veya geçmişin “yasak aşk” baskısı var ortada… 
***
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu grup toplantısında gençleri adeta sokağa çağırdı. Bu açık açık provokatörlük yapmaktır.
Çelişki; Ergenekon davasında Silivri önlerinde; bugün ise “paralel yapı” avukatlığına soyunan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu halkı direnişe çağırdı. Bu bir provokatörlük mü, yoksa gaf mıdır?
Aklıma geldi, son bir açıklaması var ki evlere şenlik; “Cumhurbaşkanı benim muhatabım değil” diyor.
Karşı cephe de diyor ki; “Elbette cumhurbaşkanının muhatabı olamazsınız. 12 yılda 9 seçim kazananla, 6 yılda girdiği her seçimi kaybeden nasıl muhatap olurmuş?”
***
Bazıları 10 milyonluk Yunanistan'da seçimleri “devrimci” söylemli Çipras kazanınca sevindiler. Halbuki bir devrim falan yoktu ortada. Borç batağında ve kapitalist sistem içinde başkaldırmak slogan olarak iyidir ama bunlar birer rüyadır. Türkiye bu rüya yorumuna çabuk atlayıp hemen bir Türk Çipras'ı, bir Türk Syriza'sı kim olabilir tartışması bile başlatmıştı. Rüya bozuldu arayış hala devam eder mi? Bilinmez… Çipras’ın, yöneticilerin lükslerini sonlandırması beni de mutlu etti. Darısı; devletimize, hatta önce belediyelerimize… 
Tilkiyi, çiftliğin başına vekil olarak atadıysanız, kümes elden gittiğinde ağlamayacaksınız. Vesselam.

Tarih: 14 Şubat 2015 Cumartesi    Hit: 1284




Henüz yourm yapılmadı, ilk yorum yapan sen ol