20 Nisan 2024 Cumartesi   

Sadık KAHRAMAN / Gazeteci Yazar / Şehir ve İnsan

MADONNA SÖZÜNÜ TUTMALI

 

ŞİMDİ, dünyanın merakla beklediği ABD’de seçimler bitti. Başkan seçilen Donald Trump’ın kazanması 2002 AK Parti zaferine benziyor. Liderlik ve yönetim tarzları da benziyor. Hızlı karar alıp uygulayan, bir alo ile problem çözülebilir kişilikteler. Laflarını esirgemeyen kişilikler…  
Seçim sonucu, biriken öfkenin dışa vurmasıdır.  
Kadına, göçmene, demokrasiye, Müslümana düşman bir adam başkan seçildi. Seçim sonrası ABD başta olmak üzere dünya medyası seçim sonucunu “kabus” ve “dünya uçurumun kenarında” diye gördü.  
Kazanan Donald Trump’tan bizim önceliğimiz FETÖ. Teslim mi eder, yargılar mı, yoksa başka adrese mi postalar bekleyip göreceğiz.  
Kesin olan; Amerika’nın temel politikaları değişmeyecektir. Ufak tefek üslup değişikliği olabilir. 
Ancak FETÖ’nün hamiliğini üstlenenler kaybetti.  Bir tek FETÖ değil elbet kaybedenler kulübünün üyeleri. Hesabını Hilary Clinton’un seçilmesine göre yapan ana vagon içerde CHP, HDP, dışarda AB,  ABD mevcut statüko, medya ve Hollywood starları, vs.
Madonna seçimleri Clinton’un kazanması halinde ahlaksız bir taahhütte bile bulunmuştu...  
Şimdi yapması gereken 70’lik zampara yeni başkan Trump’tan başlayarak sözünü tutmasıdır.  
Sahi kazanan Donald Trump ile iş yapan Aydın Doğan’ı dün yerden yere vuranlar bugünlerde Trump’ın destekçisi.  Oysa sözleri ve kampanyasında herhangi bir değişiklik yapmadığı halde, “Müslüman düşmanı” denilen Trump’ı nasıl destekleme noktasına geldik? 
Bir de Doğan grubu Clinton’a nasıl oynadı anlayamadım... 
Bu savrulmalar çok sık yaşanıyor. 
Sanırım ikiyüzlü siyaseti artık hepimiz içselleştirdik. 
Çünkü dost, müttefik, stratejik ortaklarımız; darbelerin destekçisi,  terörün hamiliğini yapıyor. Göz göze üzüntülüyüz, dostuz vs. deniliyor. Biz de gargara yapıyoruz.   
***
MHP devletin ve milletin hizmetine baş veren bir harekettir. Genel Başkan Devlet Bahçeli; bıçak kemiğe dayandığında, zifiri karanlıkta, çözüm odaklı ataklarıyla, ülkeye her zaman nefes aldırdı. Sunulan Başbakanlık makamını, elinin tersiyle itmesi her yiğidin yapacağı tavır değildir. 
15 Temmuz gecesi hain kalkışmaya karşı yine ilk dik duran, ülkesinin ve milletinin yanında olduğunu gösteren tek siyasetçiydi.  
Başkanlık konusunda da ‘mecliste tartışalım ve millete gidelim’ diyerek yüreklere su serpti. 
***
Küfe Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sırtında. Küfeye yük atan çok, alan yok. Yakın ve beraber yol yürüyenlerden haini çok. Bu millet; yağan yağmurda “kovasını” dolduran değil, “ıslanan” oldu.  Dün FETÖ’nün tasmasını taşımaktan veya muhabbet duymaktan kıvançla bahsedenler; nöbetlerde ateşli konuşmalarıyla da arzı endam ederek midemi bulandırdılar. 
Kimi vardır oturduğu makama şan ve şeref verir, kimi vardır oturduğu makamın içine eder… 
Liderliği ve yıkılmaz iradesiyle milleti peşinden sürükleyen Erdoğan, Başkomutanlık unvanını tescillerken arsa, villa tapusunu tescilleyenlere dikkat edilmelidir.
Anayasa değişikliği vakit kaybetmeden yapılmalıdır. 

Tarih: 22 Kasım 2016 Salı    Hit: 1448




Henüz yourm yapılmadı, ilk yorum yapan sen ol