CENAB-I Allah istemeden yaprak kımıldamaz. Okyanusun dibindeki siyah kayadaki canlının rızkını veren yaradan, “murad etmezse” hiçbir şey olamaz. 

Keza; Ben Müslüman’ım diyenin, inandığı “iman“ ettiği bir durumdur bu. Veya “kaza ve kadere” inanmıyordur.

Hülasa “takdir Allah’tan”dır elbet ama tedbir de kuldan.

Soma olaylarında yeterli tedbirler alınmadığı yönünde ağırlıklı görüş ve iddialar var. Hızla aydınlanmalı.

Ama bildiğimiz bir şey var ki, o da muhafazakar siyasetçiler kendi eksikliğini, trafik kazalarında, töre cinayetlerinde, iş kazalarında, tinerci ve sokak çocuklarında da toplumsal karşılığı olduğu için 'takdir-i ilahi' ye sığınarak geçiştiriyor. Bu 3 maymun da artık bitmeli.

Eksiklikleri gidermek, trajediler yaşanmadan tedbirleri almak, iktidarların birincil görevlerinden. 

Art niyetli çabalarla, hükümeti ilgili ilgisiz suçlamak isteyenlerden ayrı olarak bu notu düşmek gerek…. 

Gelişmiş ülkeler; yasal önlemlerle, toplumsal eğitim ve bilinçlendirmeyle sorunun çözümü noktasında oldukça mesafe kat ettiği açık… 

Bizim gibi sanayi ve demokrasi kültürü çok fazla gelişmemiş, eleştiri, öneri ve denetimin tam olarak işleyemediği ülkelerde, yara kanamaya maalesef devam etmektedir.

***

“Böyle gelmiş böyle gider” mantığını sürdüren, iktidarlarla kayıkçı kavgası yapan, işçinin sefaleti üzerine oturan, sendika ağaları da en az iktidarlar kadar hatta daha fazla sorumlu olmalıdır. İşçi üzerinden saltanat süren sendika başkanlarına kimse hesap sormuyor.  Neden?

Sendika bana, beylik laflar, yürüyüşler, basın açıklamaları ve biraz konfor hatırlatıyor. Oysa emeğin hakkını hatırlamam gerekiyor. 

Binlerce metre toprak altına bir avuç kömür uğruna girip çok zor şartlarda asgari ücrete mahkum olan gerçek emekçinin üzerinden “ağa” gibi yaşayan ender ülkeyiz vesselam… 

***

Soma’da maden şehitleri üzerinden iktidarı eleştirmenin ötesine geçip hakaret edenler, bu ülke ve insanı için ne yapmışlardır acaba sorusu da bir başka önemli detay. 

Bunları yandaş olmadığımızı göstermek için sormayalım mı? 

Deve misali düzelecek daha çok eğrisi bulunan bir ülkeyiz işte….

Geçmişte bu ağalarla ilgili sayısız yolsuzluk meseleleri saman alevi gibi gündeme gelip gitti. Sonuçta; her zaman yapanın yanına kalıyor.  İşin özü; Siyaset, sendika, yargı, yerel yönetimler birbirinin nasırına dokunmuyorlar, nasırların üstünü örtün yeni Türkiye de, yeni bir sayfa açın. Milletimiz bugüne kadar canını, emeğini, vergisini, oy’unu verdi. 

İktidar  iş güvenliği yönüyle madenlerde, mali açıdan da bu sendikalarda denetimlerini artırmalı. 

Yolsuzluk ve saltanata elbette her noktada dur denmeli. 

Şeffaflık ve denetim gerçek anlamda uygulanmalı. 

***

Soma’da hayatını kaybeden maden şehitlerine Allah’tan rahmet, yakınlarına ve milletimize başsağlığı ve sabır diliyorum. Okmeydanı yine karıştı, buda köşk öncesi önümüzde Gezi Parkı tekrarları (şiddet içeren) gelişmeler yurdun farklı yerlerinde harekete geçirilmeye çalışılacağını gösteriyor. Devlet elbet önlem alacaktır. Ancak bizler de dikkat edip yasal tepkileri aşmamalıyız.