25 Nisan 2024 Perşembe   

Muhammed SANCAKTAR / Laleli Sanayici ve İş İnsanları Derneği (LASİAD) Başkan Vekili / Geniş Açı

KÜLTÜREL YOZLAŞMA

 

BİR toplumun tarihsel süreç içinde ürettiği ve kuşaktan kuşağa aktardığı her türlü maddi ve manevi özelliklerin bütününe kültür denir. Kültür, bir toplumun kimliğini oluşturur, onu diğer toplumlardan farklı kılar. Kültür, toplumun yaşayış ve düşünüş tarzıdır. Her Milletin bir kültürü vardır. Milletleri, toplumları ayakta tutan, asırlarca devamını sağlayan yegȃne unsur kültürdür.
Biz Rumelilerin, etnik köken gözetmeksizin ortak paydada buluşmamızı sağlayan üst kültürümüz Türk kültürüdür. Etnik anlamda alt kültürümüz ise Rumeli Kültürümüzdür. Bu bizim bir zenginliğimizdir.
Günümüzde medyanın kültür üzerinde çok etkili bir gücü bulunmaktadır. Özellikle 2000’li yıllarda hayatımıza giren Sosyal Medya her alanda kültür üzerinde etkilidir. İyi kullanıldığında bir kültür kaynaşması ve kültürün devamına hizmet olarak işe yarayan medya gücü, kötü kullanıldığında bazı kültürlerin yok olup bitmesine de sebep olabilecek bir güçtür.
Yakın tarihte Avrupa’nın göbeği diye tabir edebileceğimiz Bulgaristan ve Yugoslavya’da kültürel asimilasyonun en bariz ve en şidddetli biçimi uygulanmıştır. Bulgaristan’ın Türklere uyguladığı asimilasyonun daha katısı biz Boşnak’lara uygulanmıştır. Sadece kültürel asimilasyonla kalmayan bu uygulamalar soykırım ve etnik temizlik olarak bizlere reva görülmüştür. Çok kadim ve güçlü bir kültüre sahip olduğumuz için canımız pahasına kültürümüzden ve inancımızdan vaz geçmedik. Bu iki örnek “zoraki kültürleme” ye vereceğimiz örneklerdir. Zoraki kültürleme uygulamalarına karşı bir olup direnç gösteren toplumları dejenere etmenin en basit ve kolay yolu bunları  “kasıtlı kültürleme’” ve “gelişigüzel kültürleme” yöntemidir. İşte bizleri hatta Aziz Milletimizi bekleyen en büyük tehlike budur. Yazılı, görsel ve sesli medyada yapılan bazı yayınlar, bazı programlar, bazı yarışmalar ve aktiviteler adeta kültürümüzü, gelenek ve göreneklerimizi hedef almaktadır. Son yıllarda sıkça kullanılan sosyal medyada kullanılan dil, üslup, iletişim biçimi sanal bir kültür ve yaşam biçimine dönüşmüş durumdadır.
Bu durumu Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız başta olmak için birçok devlet büyüğümüz defalarca konuşmalarında dile getirmişlerdir. Bu da bizlere durumun vahametini ortaya koymaya sanırım yetmektedir.
Bosna Sancak Kültür ve Yardımlaşma Derneği ve Bayrampaşa Rumeli Balkan Platformu olarak bizler, temel misyon edindiğimiz Kültürümüzü koruma, geliştirme, bizden sonraki nesillere aktarma ve yaşatma anlamında üzerimize düşeni fazlasıyla yapıyoruz ve  yapmalıyız. Bu konuda önümüzdeki dönemde önemli çalışmalar yapmak için hazırlıklarımız devam etmektedir. Tarih sahnesinden yok olup gitmek istemiyorsak maddi değerlerimizden daha önemli olan manevi değerlerimizi ön planda tutmalıyız. Bugün toplumda yaşanan öfke, şiddet, hoşgörüsüzlük, ve envai türlü suçun asıl sebebi manevi değerlerden kopmak, kültürümüzden uzaklaşmak değil midir?
Her konuda olduğu gibi bu konuda da devlet üzerine düşeni yapmalıdır. Fakat her şey devletten de beklememelidir. Sadece biz değil, tüm STK’lar, odalar ve benzeri kurum ve kuruluşlar bu konuya eğilmeli ve çaba sarfetmelidir. Yarın çok geç olabilir.

Tarih: 17 Eylül 2017 Pazar    Hit: 1654




Henüz yourm yapılmadı, ilk yorum yapan sen ol