25 Nisan 2024 Perşembe   

HİNDİ SUCUĞU...

 

KAYSERİ’li akşam ağırlayacağı misafiri için pastırmacıya gitmiş. 
Bana iyi yerinden biraz pastırma kes demiş. Pastırmacı - misafir içinse pastırma değil de sana hindi sucuğu  vereyim. Hem daha ucuz hem de daha güzel tadı var diye öneride bulunmuş. Kayseri’li şüphelenip nedenini sorunca, pastırmacı; pastırma az karışık sen hindi sucuğu al demiş. Kayseri’li sucukta bir şey yoktur inşallah diyerek sucuk almaya karar vermiş. Pastırmacı – sen yabancı değilsin, sucukta biraz eşek eti var deyince Kayseri’li merak etmiş. Ne kadar diye sormuş. Pastırmacı gevrek gevrek gülerek cevabı yapıştırmış.
Çok değil. Bir hindiye bir eşek.
Bir hindiye bir eşeğin düştüğü karışımla yapılan sucuğa “hindi sucuğu” denince aklıma Bayrampaşa Spor Kulübü’nün bugünkü hali geldi.
Bir koca eşek içine doğranmış “hindi sucuğu” gibi halleri olsa da kulüp ligin ikinci yarısının ortasında lige tutunmayı garantiledi.  Bunda teknik ekip ve futbolcuların, kulüp personelinin  özveriyle çalışmasının yanında özellikle Belediye Başkanı’mız Atila Aydıner’in büyük desteğinin izleri vardı. 
Başkan Aydıner’in  özellikle son kongreden sonraki ilk üç haftada kulübe sağladığı maddi imkanlar; kulübe olan  güvenini, inancını kaybetmiş oyunculara aktarılarak onlarla yeniden anlaşma imkanı sağlanmış, takıma gerekli takviyelerin yapılmasının önünü açmıştı. Gerisini teknik kadro ve oyuncular üstlenerek ara dönemde birbirlerine verdikleri sözlerin doğrultusunda açık konuşalım kimsenin beklemediği bir şekilde İskenderun deplasmanında ligdeki hedeflerini gerçekleştirmişti.
Bayrampaşaspor’un son altı yıldaki en iyi kadrosundan bir yıl sonra kurulan, derlenip toparlanmasının devre arası kampından sonra sağlandığı bu sezonun kadrosu da hep bir önceki yılla karşılaştırılarak değerlendirildi. Kulübün sahip olduğu en iyi kadro değildi. Ama kulübün en çok haksızlığa uğrayan kadrosu da bu yıl ki ekip oldu.
Sıkça mukayese edildiği  geçtiğimiz yılın ortalamalarıyla 26. haftaya kadar başa baş performans sergileyen takım, hedefsiz olduğu haftalarda komşu ilçelerimizin takımlarıyla oynadığı Güngören ve Eyüp maçlarında hiçbir şaibeye vücut vermeyerek aslında her şeyden daha da anlamlı mesajlar vermeye devam etti. Sakatlar  da verdi. Hakan, Güngören, Ünal, Eyüp maçlarında ciddi sakatlıklara maruz kaldı. Hedefsiz olmalarına rağmen, kulüplerinin ve kendilerinin isimlerine zarar verecek hiçbir davranışa fırsat tanımayan bu güzel adamlar anlamı ileride daha da iyi anlaşılacak büyük katkılarının aksine kulüp tarihinin “en büyük eşekliğine” muhatap oldular.
Eşeklik deyince insanın aklı dönüyor dolaşıyor fıkradaki “hindi sucuğuna” kaçıyor. 
Bir hindiye rağmen bir eşek sucuğa ismini veremiyorsa  bunun birkaç sebebi vardır. Biri “eşeğin sucuğa katkı yapılmasının  yazılmış, yazılmamış tüm yasalara aykırı olması” ikincisi “hindinin yanında eşek etinin değersizliğinden elde edilecek kar hevesinin  saklanması” olabilir.
Sahi siz hiç bizim buralarda “sahipsiz bir eşek” ve -eşeğimi arıyorum - diyen bir ”sahibe” rastladınız mı? Ben eşeği gördüm de sahip çıkanı görmedim.  
Herkese selam!....

Tarih: 28 Mayıs 2014 Çarşamba    Hit: 1972




Henüz yourm yapılmadı, ilk yorum yapan sen ol