20 Nisan 2024 Cumartesi   

HAYATA DAİR BİR BAKIŞ...

 

HAYATIN içinde hepimiz pek çok duyguyu sosyal ve kültürel bağlamda deneyimleriz. Hepimiz bu duygularla dünyaya geliriz. Buna rağmen, yaygın olarak Mutluluk, Üzüntü, Korku, Şaşkınlık, Öfke, İğrenme, Utanç duygularını daha çok deneyimleriz. Fakat bazılarını daha çok kabul ediyor ve onlara yer açıyoruz bazılarını ise daha fazla reddediyoruz ve kabul edemiyoruz. Bu yazıda sizlerle duygularımızın ne kadar farkındayız, ne kadar kabul edebiliyoruz ve ne kadar tecrübe etmeye alan açabiliyoruz bundan bahsetmek istiyorum.
Hayat bir akarsu gibidir. Bazen durgun, sessiz ve sakindir. Bazen inişleri çıkışları çamuru ve gürültülü bir sesi vardır ama hep akmaya devam eder..
Hayatımız da bazen durgun, sessiz, sakin ve huzurludur. Böyle olduğu zamanlar oradan geçmeye korkmayız. Bunları olumlu diye adlandırdığımız duygular gibi düşünebiliriz. Akışta kalmayı sürdürmek zor değildir böyle olduğu zamanlar.
Ancak; Akarsu durgun, sessiz ve sakin olduğu kadar bazen de hırçınlaşır, çağlayan bir sesi olur, inişleri çıkışları ve belki de çamurları, balçıkları olur. Bunları da hayatın zorlukları ve yaşadığımız olumsuz diye adlandırdığımız duygular, kötü deneyimler olarak düşünebiliriz. Ama böyle olduğu zamanlarda akışta kalmak zordur. Hatta çoğumuz böyle zamanlarda kaçmaya çalışırız, çırpınırız, bir an önce kurtulmak isteriz bu durumdan ve daha çok çırpındıkça  daha dibe gideriz, batabiliriz belki de boğulabiliriz.
Bizi de korkutan budur zaten ya batarsak ya dibe vurursak ya boğulursak diye olmasından korktuğumuz düşüncelerden, olumsuz olarak adlandırdığımız hislerimizden ve kötü deneyimlerimizden kaçmaya çalışırız. Akışta kalmak istemeyiz bir an önce oradan geçip gitmek isteriz ve bu anın bir an önce geçip gitmesini dileriz. Çünkü bizi korkutan şey orada olabilecek herhangi bir şeyin düşüncesidir. Sadece onun hakkında sahip olduğumuz fikir korkutucudur.
Halbuki anda kalmak, akışta kalmak, o anı deneyimleyebilmek, olduğu haliyle kabul edebilmek belki de bu kadar kaçmaya çalışmamak gerekiyordur olumsuz dediğimiz duygularımızdan ve deneyimlerimizden.. Duygularımızı ne kadar tanırsak ne kadar anda, akışta kalmayı deneyimleyebilirsek; böyle anlarda nasıl davranacağımızı ve belki de hiçbir şey yapmasak bile, belli bir süre sonra kendiliğinden düzlüğe çıkabileceğimizi görebiliriz. Belki de sadece deneyimlemem ve o duyguyla kalmam gerekiyordur.
Hayatta kabul gören duygularımıza olduğu kadar, kabul görmeyen duygularımıza da yer açabilmek çok kıymetli. Mutluluğu kabul edebiliyorsam, mutsuzluğumu da kabul edebilmeliyim...

Tarih: 12 Şubat 2021 Cuma    Hit: 5466




Henüz yourm yapılmadı, ilk yorum yapan sen ol