24 Nisan 2024 Çarşamba   

Sadık KAHRAMAN / Gazeteci Yazar / Şehir ve İnsan

HALK, YANILTMIYOR

 

TÜRKİYE Gezi olaylarından başlayarak, 10 Ağustos seçimlerine hazırlanıyordu.
Köşkün yeni adayı ilk kez halkın oyuyla seçileceğinden, tüm siyasi partiler bu seçime hummalı bir çalışmayla girdiler. 
Şehir, şehir miting düzenleyen Erdoğan, önce 30 Mart Yerel Seçimlerinde ipi göğüsledi. Seçim zaferlerine imza atan Erdoğan sesi kısılırken ve ihanete uğrarken bile “meydanlar köşke“ uğurlayacağının sözünü veriyordu adeta. 
Alaycı ifadelerle, laubali tavırlarla, hakaret ettiğmiiz sözlerle aşağılayıcı bir üslupla milleti adeta küçümseyen, milleti ve “milletin adamını” hafife alanların hüsranıydı fotoğraf… 
Muhalefet, ders alıp köşk seçimine milletin değerleriyle bütünleşerek çıkmak yerine, pişkin pişkin açıklamalar yaparak mevcudiyetlerini korumayı seçtiler. 
Bir proje, vaat yerine Pensilvanya’dan yapılan bedduaya “amin korosuna” eşlik ettiler. Kaset furyasından beklenen, tahribat ve yok etme çıkmayınca ağzı beddualı hocaya bel bağladılar… Ama dua adeta muhataplarının başına döndü… 
Türkiye’yi karış karış gezip projelerini anlatan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan milletin büyük teveccühüyle Cumhurbaşkanı oldu… Hayırlı uğurlu olsun.
 Seçim süreci başlamadan önce başlatılan AK Parti’nin yeni genel başkanı ve başbakanının kim olacağı üzerinden parti içi bölünme hesapları yapıldı. 
Bunun da beyhude bir arayış olduğunu adım adım yaşayarak görecekler. Bir de sandığa gitmeyen seçmenin kendilerine ait olduğunu söyleyenlere nereyle gülmeli? Oyunu tarlasına giden, ana babasını ziyaret eden, memleketine gidip hasret gideren seçmen de ekseriyetle kullanamadı, kullanmadı. 
Bunu lüks tatil kasabalarında, Bodrum’da, Çeşme’de tatil yapanların ve tatilde vakit geçirmenin sadece bundan ibaret olduğunu sananların anlaması mümkün değildir… Bahsettiğim gibi seçim rüzgârının sonucu meydanlardan belliydi. Türkiye’de herkes iktidar partisinin geleceğini konuşuyordu. AK Parti’nin bölüneceğini, parçalanacağını söyleyenler vardı. Seçimin hemen ardından “çatlak” haberleri piyasaya sürüldü. Daha dün Ahmet Davutoğlu’nun başbakanlık-genel başkanlık adaylığının açıklanmasının ardından Binali Yıldırım’ın basın açıklaması yapacağını öğrenen bu medya algı operasyonlarına ve “iddia ediliyor” deyip aslında “iddia ettikleri” haberleri yapmaya başladılar ama yine hüsrana uğradılar.

DİNLEME VE AÇIKLAMA

Türkiye’nin dinlenme işi bir facia, açıklamalar ise daha büyük bir faciadır. Alman hükümeti özür dilemedi, dinledik ama yanlışlık oldu türünden bir aldatma gönül alma da yapılmadı…
ABD başkanı Obama, Merkel’den özür dilemişti. Almanya bu alçakça terbiyesizliğine “Türkiye dinlenmesi gereken bir ülke” anlamında açıklamalar yaparak kudurmanın son halini sergiledi. 
Yeni kabinede çok değişiklik beklemiyorum, kimler olacak piyangosuna girmeye yerimiz de kalmadı. 
Yeni Cumhur Başkanımızın ve Başbakanımızın, memleketimize hayırlar getirmesini, günahkâr bir Müslüman olarak rabbimden niyaz ediyorum. Kalın sağlıcakla… 

Tarih: 02 Eylül 2014 Salı    Hit: 1260




Henüz yourm yapılmadı, ilk yorum yapan sen ol