29 Mart 2024 Cuma   

DEPRESYON NEDİR, NE DEĞİLDİR?

 

HER mutsuz hisseden ya da iç sıkıntısı yaşayan bir kimse depresyonda değildir. Ama ne yazık ki günümüzde her mutsuz, üzüntülü, sıkkın veya incinmiş hissettiğimizde ben depresyondayım deme eğilimindeyiz. Nasıl ki mutlu olduğumuzda ya da sevindiğimizde bu duyguları normal karşılıyorsak aksi duyguları da yaşamamız hatta bir süre o duygu ile beraber kalmaya izin vermemiz gereklidir. Asıl bu duyguları yaşamıyorsak bir sorun var demektir.
Depresyon ise bir ruhsal rahatsızlıktır, sık görülür ve tedavi edilebilir. En az iki hafta süreyle, aşağıdaki belirtilerden en az beşinin hemen hemen hergün görülüyor olması gerekmektedir. 
Depresyonda ki bir kişinin başlıca yakınmaları şunlardır: Ruhsal çöküntü hissi, karamsarlık, hiçbir şeyden zevk alamama, umutsuzluk, çaresizlik, kendine güvensizlik, kendini suçlama, dikkati toplamada güçlük, unutkanlık, halsizlik, uykusuzluk ya da aşırı uyuma, hareketlerde yavaşlama, iştahsızlık ya da aşırı yeme, cinsel istekte azalma, ölüm ve intihar düşünceleri…
Depresyonun nedenleri ise; birden fazla olabilir. Birincisi biyolojik etkenler; genetik yoluyla kalıtımsal olarak geçebilen özelliklerdir. İkincisi kişilik özellikleri; olumsuz düşünmeye eğilimli, detaycı, evhamlı kişilik özelliklerine sahip bireylerde depresyon daha sıktır. Üçüncüsü ise üzücü yaşam olayları; bir yakının kaybı, boşanma, ilişkilerde yaşanan problemler, doğum, göç, ağır hastalıklar... gibi nedenler sayılabilir. 
Tedavisi ise; bir uzman ile yürütülen psikoterapi,  ya da bir hekim tarafından verilen ilaçlar, bazı durumlarda ise her ikisi ile iş birliği içinde yürütülmektedir. Depresyon tedavisinde sanılanın aksine ilaçlar bağımlılık yaratmaz. Olumlu etkileri ilk iki veya üç hafta sonra görülür. Sorun şu ki mutsuz ve üzgün ruh halleri ile bir hekime başvuran herkes ilaç kullanmak istiyor. Bu şekilde, kişi deneyimlemesi gereken gayet normal ve gerekli olan duyguları yaşamasına izin vermiyor. Şöyle ki depresyonda olan bir hastanın beyin kimyasallarında ciddi bir değişim görülür. Doğal beyin kimyasalları olan serotonin ve norepinefrin salınımı belirgin ölçüde azalır. Bu durum düşünce ve ruh hallerinizi olumsuz yönde etkiler. Psikoterapi ve ilaç desteğiyle bu normale döndürülmeye çalışılır. Fakat depresyonda olmayan ama ilaç kullanmak isteyen kişilerde ise; doğal olarak beyin kimyasalları normal işleyişini sürdürür. Kimyası normal işleyen bir beyine kimya düzenleyici ilaçları zerk etmek elbette dengeleri bozar.
Peki depresyon ile nasıl başa çıkarım? Günlük faaliyetlerinizi mümkün olduğunca artırın. Yaşadığınız sorunların bir listesini yapın. Bu sorunları çözmek için güvendiğiniz kişilerden yardım alabilirsiniz. Hayatınızda iyi giden şeylerin bir listesini yapın. İnsanlar genelde depresyonda iken sahip oldukları iyi özellikleri, hayatlarında güzel giden şeyleri fark edemezler. Olumsuz düşüncelerinizle mücadele edin. Depresyonda iken genelde kendiniz, çevreniz, ve gelecekle ilgili olumsuz düşünme eğilimindesinizdir. Bu düşünceler siz farkında olmadan bile aklınıza geliverirler ve mücadele etme gücünüzü zayıflatırlar.

Tarih: 15 Ocak 2020 Çarşamba    Hit: 5920




Henüz yourm yapılmadı, ilk yorum yapan sen ol