24 Nisan 2024 Çarşamba   

İlyas ÇAĞLAYAN / Tiyatrocu / Oyuncu / Kültür - Sanat

ÇOCUK OLAMAMAK...

 

Yaşadığımız şehirlerde yapacağımız binalar için genelde yeşil alan tabiri ile ayrılan yerler genelde belediyeler tarafından gezi parkına veya oyun alanlarına çevrilmekte. Lakin günümüzde bunlara ne kadar gerek olduğu epey bir sorgulanabilir hale geldi. Gezi alanlarına dönüştürülen yerlerde genellikle her hangi bir güvenlik tedbiri alınmadığı için geceleri ziyaretlerin ve gezilerin spor yapmanın güvenlik açısından riskleri olmakta. Genellikle alkol tüketimi için kullanılan bu yerler uyuşturucu müptelası kişiler tarafından mekan edinilerek vatandaşların kullanmaktan çekindikleri alanlar haline gelmekte. Gece kullanımdan uzaklaşan bu yerler zamanla gündüzleri de kullanılmaz hale gelirken insan ziyaretlerinden uzak kalmaları sonucu yaşam alanı olmaktan çıkarak izbe yerler haline gelmekte. Şehrin ortasında böyle bir yerin olması ise çevresel gelişimi ve ilerlemeyi negatif yönde etkilemekte.
Ancak bu parklar da çocuklarımızın kullanımından oldukça uzak. Günümüz ebeveynleri çocuklarını genelde evde tutarak sanal oyunlarla vakit geçirmelerini sağlarken çocuk gelişiminden uzaklaştırdıklarının farkında değil. Okuldan eve gelen çocuk kısa bir dinlenmenin ardından girdikleri odalarında tablet, bilgisayar veya telefon gibi elektronik cihazlarda yüklü oyunlarla vakit geçirirken çoğu çocuk psikolojisini olumsuz etkileyen bu oyunlarla yaratıcılık ve çözümleme yeteneklerinden uzaklaşmaktadırlar. Sadece okullarda sosyalleşebilen çocuklarımız içe kapanık ve nefret yüklü bireyler olarak gelişirlerken günümüzün okul sorunlarından biri olan akran zorbalığının ya faili ya da mağduru olarak rol almaktalar. Oysa parklarda veya oyun alanlarında standart şekilde oyun oynama şansı bulan çocuklar tüm sorunlardan uzak gelişimlerini sürdürmektedirler. Çoğu zaman salıncak, kaydırak veya tahterevalliden oluşan mini oyun parklarında çocuklar oynarlarken hem diğer çocuklarla iletişim kurmakta, tanımadıkları insanlara saygı göstermeyi öğrenmekte ve bedensel yüklerini üzerlerinden atabilmektedirler.
Genelde yorgun dönülen evlerde kısa dinlenmeler sonrası ders başı yapan çocukların ödevlerini daha sağlıklı ve doğru yaptıkları ise bilimsel olarak kanıtlanmış durumdadır. Yaşı şuan 35 üzeri olan her bireyin istisnalar hariç vakit geçirdikleri oyun parkları veya boş alanlar onların gelişiminde önemli yer tutmuş ve hayatta ki yerlerini belirlemesinde rol oynamıştır. Dolayısı ile çocuklarınızı okuldan arta kalan zamanlarda odalarına hapsetmek ve sanal oyunlara mahkum ederek yalnızlığın kucağına bırakmak yerine hava durumunun el verdiği sürece parklarda veya benzeri yerlerde arkadaşları ile vakit geçirmelerini sağlamak hem sizler hem de çocuklarınız için inanılmaz yararlı olacaktır. Ayrıca bir çocuğun gelişimi için gerekli özel eğitimlerin alınması da gelecekte bir birey olacak çocuğunuzu hayata hazırlamanın bir başka yönü olduğu gibi yeni yerler ve insanlar keşfetmesi sağlayarak sosyal bir insan olmasında yol gösterici olacaktır. Elbette çocuklarımız bizlerin en değerli hazinelerimizdir.
Ancak bu hazineleri kasalara, dört duvar arasına, evlere hapsederek koruyamayız. Onların paslanmasını önlemek anne babalar olarak bizlerin elinde. Bırakın çocuklarımız oynasınlar ve bir birleri ile iletişim kurmaya çalışsınlar. Resim, müzik ve tiyatro kurslarına katılsınlar ve sanatsal becerilerini deneyimlesinler. Belki bir solist olmayacaklar ama iyi bir müzik dinleyicisi olacaklardır. Belki oyuncu olamayacaklar ama tiyatro salonunda bir oyun izlerken nasıl davranmaları gerektiğini bilecekler veya ressam olamasalar da bir tabloya nasıl bakılmasını öğreneceklerdir. Çocuklarınızı bırakın büyüsünler ve onların büyümelerine şahitlik ederken her geçen gün bir iki dokunuş yaparken onları gizli mahkumiyetten kurtarın.
Oynayın oynatın. Unutmayın her oyun zeka oyunu değildir. Aslında en önemli zeka oyunları, arkadaşları ile dışarıda geçirdikleri vakitlerde ortaya çıkmaktadır. Bırakın çocuklarınız çocukluklarını yaşayarak büyüsünler ve onların yaşlarını unutmadan ihtiyaçlarına karşılık verin.
Bir çocukluk yaptık “BÜYÜDÜK” diyen Nesillerdik biz... Sanatla kalın

Tarih: 15 Ocak 2023 Pazar    Hit: 866




Henüz yourm yapılmadı, ilk yorum yapan sen ol