19 Nisan 2024 Cuma   

Naser ŞİMŞEK / İnşaat Mühendisi / Teknik Bakış

ALMANYA!

 

31 TEMMUZ 2016’ da Almanya’da yapılacak ‘’Darbeye Karşı Demokrasi’’ mitinginde Cumhurbaşkanımız Sn Recep Tayyip Erdoğan’ın telekonferans ile konuşmasına izin verilmeyecek haberleri yayınlandı. Peşinden Dışişleri Bakanımıza ve diğer Bakan ve Milletvekillerimize uygulanan ülkeye sokmama, konuşturmama haberleri Hollanda ve benzeri ülkelerden geldi. Demokratik, ifade özgürlüğünün temel alındığı, “uygar” geçinen AB’nin bu tavrı bize bazı değerleri, çifte standardın nasıl uygulandığını  tekrar hatırlattı.
 Almanya’ya ne oluyordu, bu soruya cevap vermek için biraz tarihi perspektife bakmak gerekir. Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ile Prusya arasında süregelen ikilik Bismarck Prusya’nın yönetiminde Almanya Birliğinin kurulmasına karşı çıkan Fransa’ya karşı yapılan savaşın kazanılması ile Paris işgal edildi ve Alman prenslerinin katılımı ile yapılan toplantıda Alman imparatorluğu 1871’de kurulmuş oldu. Başlangıçta Osmanlı imparatorluğu ile karşılıklı menfaat ilkeleri üzerine kurulan ilişkiler ne yazık ki, bir süre sonra Osmanlı aleyhine gelişti. 31 Mart Vakasının hemen akşamında Vezneciler'de bir evde yapılan gizli toplantı. Abdülhamit'in tahttan indirme kararının alındığı bu toplantı Lazistan Mebusu Sudî Kartal Bey’in Vezneciler’deki evinde yapılıyor. Ahmed Rıza Bey, Talat Bey ve Doktor Nâzım Bey gizlice buluştukları bu evde bütün bu gelişmeler karşında ne yapılması konusunda üç aşamalı hedef belirliyorlar. 31 Mart vakası ile devam eden süreçte Almanların müdahelesi ile Hareket Ordusu komutanı değiştirilip Abdülhamit Han tahttan indirilerek Selanik’e sürgüne gönderildi. Talat Paşa’nın Mondros ateşkes antlaşması ile Almanya’ya!! Sığınması bize neden Almanya ile 1. Dünya Savaşına girdiğimizi ve bu projeye karşı çıkan Abdülhamit Han’ın neden tahttan indirildiğini, arkasındaki güçleri göstermesi açısından önemlidir.  
Bizi her zaman ucuz emek ve ciddi bir pazar olarak gören Almanya 1960’lı yılların sonları ile 1970’li yılların başında bizden aldığı göç ile güçlü bir Almanya haline gelmiştir. Almanya’nın Türkiye’ye karşı kendi çıkarları doğrultusunda ilgisi her zaman devam etmektedir. 
Haziran 2013’te gelişen Gezi olaylarını hatırlamak gerekir. Hani Alman parlamenterler malum hotelde önceden rezervasyon yaptırıp gezi olayları sürecini takip etmişlerdi. Gezi platformu denen kişilerin isteklerini gülerek dinlemiştik ve ağacın bahane olduğunu esas hedefin Türkiye’nin büyümesini durdurmak olduğunu görmüştük. Malum olayın Türk Ekonomisine zararı hepimizce dip yapmış faizlerin yükselmesiyle amacın ne olduğu daha iyi anlaşıldı.
15 Temmuz fetö hain darbe girişiminin baş aktörlerinin Almanya’da yuvalanması malumunuzdur. 
Türkiye gelişip büyüdükçe düşmanlarımız iç destekçileri ile türlü oyunlar oynamaya devam edecektir. Önemli olan bizim Türk Halkı olarak dik durmamızdır.

Tarih: 17 Eylül 2017 Pazar    Hit: 1192




Henüz yourm yapılmadı, ilk yorum yapan sen ol