Eyüp Belediyesi tarafından bu yıl 13’üncüsü düzenlenen Eyüp
Sultan Sempozyumu, birbirinden değerli akademisyenlerin katılımıyla
gerçekleştirildi. Toplamda 4 oturumdan oluşan sempozyumun ilk gününü ‘Yaşayan
bir şehir olarak Eyüp’ konusunun işlendiği ilk oturumla başladı.
Açılış öncesi "Dün, Bugün, Eyüp" adlı bir de sergi
düzenlenirken, sempozyumda Eyüp'te sosyal yaşam bağlamında gelenek ve bugün,
Eyüp'te gelecek kaygısı, mimarisiyle Eyüp gibi konular ele alındı.
Sempozyuma anlatımcı olarak kendisi de Eyüplü olan
gazeteci-yazar Şener Türkmenoğlu, Bülent Arı, Halil Berktay, Suphi Saatçi, Özer
Ergenç, Evgeni Radushev gibi tarihçi, yazar ve akademisyenler katıldı.
Programın açılışına ise Eyüp Belediye Başkanı Remzi Aydın’ın yanı sıra Eyüp
Kaymakamı Abdullah Dölek, AK Parti Eyüp İlçe Başkanı Süleyman Aykaç, İstanbul
İl Turizm Müdürü Nedret Apaydın ve vatandaşlar katıldı.
Eyüp Belediye Başkanı Remzi Aydın’ın açılış konuşmalarıyla
başlayan sempozyumun ilk oturumunda "Yaşayan Bir Şehir Olarak Eyüp"
anlatıldı.
Başkan Aydın açılışta yaptığı konuşmada; “ Eyüp Sultan
Sempozyumu'nun bu sene 13'cüsünü gerçekleştiriyoruz. Eyüp Sultan'da yönetici
olmak aslında hem bir avantaj hem de bir mükellefiyet doğuruyor. Tarih,
medeniyet ve tasavvurumuzu oluşturan değerlerimizin en nadide örnekleri Eyüp
Sultan'da mevcut. Mimarisiyle, kent yaşamıyla, estetiği ile. Dolayısıyla bu
avantajları korumak, geliştirmek, geleceğe taşımak adına da sorumluluk ve
mükellefiyet altında olduğumu düşünüyoruz. Eyüp Sultan Sempozyumu da bu anlamda
çok önemli bir etkinliktir. Katılımcılara ve katkı veren herkese şükranlarımı
sunuyorum” dedi.
Eyüplü Gazeteci-Yazar Şener Türkmenoğlu ise “Eyüp’ün Sözlü
tarihine yolculuk” adlı belgeselini katılımcılarına izleterek, Eyüp’e ait
bilgiler verdi.
Oturum sonunda Başkan Remzi Aydın, ilk oturuma anlatımcı
olarak katılanlara, üzerinde hat yazısıyla sancak üzerine "Hz. Halid Eba
Eyyub El Ensari" yazılı olan tablo hediye etti.
HALİL İNALCIK İÇİN ÖZEL OTURUM
Yaşam, Mimari, Estetik konusunun işlendiği Eyüp Sultan
Sempozyumu Eyüp’te Sosyal Yaşam Bağlamında Gelenek ve Bugün, Mimaride Gelenek
ve Gelecek, Eyüp’te Gelecek Algısı, Değerlendirme ve Kapanış oturumlarıyla sona
erdi.
Birbirinden değerli akademisyenlerin katılımıyla
gerçekleştirilen oturumlarda Edebiyatçıların Gözüyle Eyüp, Kültürel Miras
Olarak Sadaka Taşları,Gelenek ve Bugün Bağlamında Eyüp Yerleşiminin
Karekteristik Özellikleri ve Farklılıkları, Eyüp'ün Sözlü Tarihne Yolculuk,
Dünden Bugüne Eyüp ve Külliyeler, Eyüp Mezarlıkları, Mimaride Gelenek ile Bağ
Kurma Arayışları, Yer Markalamasının Stratejik Önemi, Mekansal ve Topumsal
Değişme, STK'lar ve Dayanışma Ağları, Dijital Dünyadaki Algı gibi konular işlendi.
Bahariye Mevlevihanesi'nde gerçekleşen 'Tarih Yolunda Bir
Ömür Halil İnancık' adlı özel oturumda 25 Temmuzda vefat eden Osmanlı Tarihçisi
Halil İnancık'ın Dünya Tarihçiliği ve Medeniyet Tarihimize kattığı anlayış ve
ekolü üzerinde duruldu. İnancık'ın öğrenci akademisyenleri tarafından
incelemeler ve tespitlerin sunum olarak izleyicilere anlatıldığı oturumda
İnancık, Osmanlı Tarihçiliğinin Mikelanjı olarak adlandırıldı.
Balkan Tarihi üzerine yaptığı önemli çalışmaları da bulunan
değerli tarihçimizin Amerika'da bir tarih ekolü kurduğunu ve bu ekolün yabancı
takipçilerinin giderek arttığı belirtildi. Türkiye'deki 60'lı yılların tarih
meraklılarına onların anlayabileceği şekilde seminerler veren Halil İnancık,
hocası Fuat Köprülü'nün bazı görüşlerini daha ileri seviyeye taşıdığını ve
objektifliği üzerinde duruldu. Avrupalı ve Amerikalı tarihçilere Osmanlı Tarihi
üzerinde yapılan çalışmaların karşıt ve muhalif söylemlerde delil, kanıt ve
belge üzerinden nasıl yapılması gerektğini öğrettiği anlatıldı.
Halil İnancık'ın tarihçiliğe kattığı uslup ve yöntemler
hakkında açıklamalarda bulunan oturum moderatörü Prof.Dr. Bülent Arı;
İnancık'ın tarihe bakış açısını akademik düzeyde tuttuğunu, dünya
tarihçilerinin tarihe nasıl soru sorulması gerektiğini ve tarihe ideolojik
bakanların ondan çok şey öğrendiğini dile getirdi. Bülent Arı “Halil hoca
eleştirdiği tarihçileri bile kendi konularında uzman olduğu için öğrencilerine
kaynak vermezden çekinmezdi ama kendi görüşünü de söylerdi. Tarih alanında
durum tespiti ve kaynak göstermede izlenecek yolları öğretti bizlere. Avrupalı
tarihçilere kaynak göstermeden Osmanlı Tarihi hakkında tespitler ve makaleler
yazılamacağını öğretti. Fernand Braudelin yazmak isteyip te bir türlü
tamamlayamadığı Doğu Akdeniz tarihini tamamlayarak dünya tarihçiliğine çok
öenmli bir katkı yaptı. Hem dil bilimi, hem sosyolog hem de araştırmacı kimliği
başarılarının temel kaynağıdır. Artık inancık ekölü diye bir deyim geçti dünya
tarihçiliğine. Eğer türk iktisatçıları oununa çalışmayı reddetmeseydi kim bilir
daha ne muhteşem eserler ve araştırmalar çıkacaktı. Ona çok şey borçluyuz. Bize
büyük sorumluluklar yükledi” dedi.
Sempozyum bitimindeki değerlendirme ve kapanış
konuşmalarında Eyüp Belediye Başkanı Remzi Aydın ve işin mutfağında olan
herkese teşekkür eden katılımcılar Eyüp'ün gelecek günlerde hakettiği yeri
bulacağına inandığını söyledi. Katılımcılara üzerinde hat yazısıyla sancak
üzerine "Hz. Halid Eba Eyyub El Ensari" yazılı olan tablolar hediye
edildi.