Eyüpsultan
Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü'nün, birbirinden önemli ve renkli kültür
sanat etkinliklerini gerçekleştirdiği Zal Mahmut Paşa Külliyesi, yine çok özel
bir programa ev sahipliği yaptı.
İstiklal
Marşı'mızın büyük şairi Mehmet Akif Ersoy, vefatının 83. yılında "Akif'in
İkbal'i" isimli özel bir programla Zal Mahmut Paşa Külliyesi'nde anıldı.
Hayatıyla
ve şiirleriyle Türk milletinin önünde her zaman bir ufuk olarak yer alan Mehmet
Akif Ersoy'un ve Pakistanlı İslam alemi Muhammed İkbal'in fikir dünyasını
anlamak adına düzenlenen panele, Eyüpsultan Belediye Başkanı Deniz Köken'le
birlikte Eyüpsultan Kaymakamı İhsan Kara, başkan yardımcıları ve çok sayıda
vatandaş katıldı.
Vatandaşların
yoğun ilgi gösterdiği, Özcan Ünlü'nün yönettiği panele, konuşmacı olarak Şair
Yazar Prof. Dr. Rıdvan Canım, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Muharrem Dayanç ve Şair Yazar Prof. Dr. Mehmet Narlı katıldı.
PANELDE
AKİF VE İKBAL'İN DÜŞÜNCE DÜNYASI KONUŞULDU
20.
yüzyılda yaşamış iki önemli mütefekkir Mehmet Akif Ersoy ve Muhammed İkbal'in
hayatlarından kesitlerin, eserlerinin, dostluk ilişkilerinin, benzer yanlarının
ve düşünce dünyalarının konuşulduğu panelde, Seyfullah Kartal ise Akif ve
İkbal'in şiirlerini seslendirildi.
Panel
sonrası konuşmacılara ve panele katılan vatandaşlara programa gösterdikleri
ilgiden dolayı teşekkür eden, Başkan Deniz Köken, konuşmasına şöyle devam etti:
"AKİF
VE İKBAL İLERİ GÖRÜŞLÜ İKİ BÜYÜK ÜSTAD"
"Zal
Mahmut Paşa Külliyesi'nde yavaş yavaş Eyüpsultan'ın kültür merkezi olma yolunda
güzel işler yapılıyor. Akif ve İkbal, yaklaşık aynı çağda, tarihlerde doğmuş
iki büyük üstad. 1870'li yıllarda doğup 1935'li yıllarda vefat eden iki değerli
isim. Abdülhamit'in tahttan indildiği dönemi yakinen yaşamış, 1. Dünya Savaşına
girilen süreci yakınen görmüşler ve sonraki süreçte başımıza gelenleri de
yakınen yaşamışlar. O kadar sıkıntılı bir dönemde bile vatanın neresinin
alınması gerektiğini bile bilecek kadar ileri görüşlü iki büyük insan.
"BİZE
YENİ AKİFLER VE İKBAL'LER LAZIM"
Şimdi
biz 2019 yılındayız, 2020 yılına giriyoruz ve Cumhuriyetimizin 100. yılına
doğru giderken yine aynı sancılarla karşı karşıyayız. Bize yeni Akif'ler,
İkbal'ler aynı hataları tekrar yapmamak için lazım diyorum. Bu asırda, buradaki
değerli hocalarımıza bu konu vacip olarak düşüyor. İkbal'in çok güzel bir sözü
var. Hacca gidenler kendisini ziyarete geldiklerinde 'Bana oradan gelirken
hurma, zem zem getirme yerine Hz. Ebubekir'in sadakatını, Hz. Ömer'in
adaletini, Hz. Osman'ın hayasını, Hz Ali'nin Şecâatini getirin yeter,
Pakistan'ı yeniden yaparım' diyor. O zaman geleneğin imanın önüne geçirilme
meselesine çok net bir şekilde tavır koymuş bir zat. Mevlana'yı bu güne
taşıyan, 19. yüzyıldan 20. yüzyıla aktarımını eni iyi sağlayan iki büyük
zat. İkisinin de ruhu şad olsun diyorum."